0530 708 54 54
0530 708 54 54
22 Nisan 2019 Pazartesi 13:39:00 - Güncelleme:22 Nisan 2019 Pazartesi 13:58:00

Son Dakika Haber... Bakan Süleyman Soylu, Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırı hakkında açıklamalarda bulundu

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün şehidimizin cenaze töreninde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırının ayrıntılarını paylaştı. Şu anda 9 kişinin gözaltında olduğunu kaydeden Bakan Soylu, CHP'li yöneticilerin 'Organize ve dışarıdan bir provokasyon' iddialarının gerçeği yansıtmadığını kaydetti. Soylu son günlerde yaşanan gelişmelerden kaynaklı hassas bir dönemden geçildiğinin altını çizdi. Kemal Kılıçdaroğlu'nun cenaze törenine katılımıyla ilgili hiçbir güvenlik birimine haber verilmediğini de kaydeden Bakan Soylu 'Geleceği haber verilmeliydi ama haber verilmedi' dedi.

İşte Bakan Soylu'nun açıklamaları...

Cenaze törenine yaklaşık 12 bin vatandaşımız katılmıştır. Henüz cenaze namazı kılınmamışken sayın Mansur Yavaş alana gelmiştir. Orada kendisine köylü kadınların kısmi bir protestosu olmuştur. Ardından alana Sayın Kılıçdaroğlu gelmiştir. Kendisine yönelik yoğun sözlü protesto olmuştur. Şehit yakınlarının bulunduğu alandan Kemal Kılıçdaroğlu ve köylülerin bulunduğu alandan aracına giderken önce sözlü ardından da kamera görüntülerinden de görüldüğü gibi bir saldırı oluyor. İl Jandarma Komutanımız ile bilikte bir eve giriyor.

TOPLAM 9 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Siyasetçiler zaman zaman gerek şehit cenazelerinde gerekse başka ortamlarda bireysel veya bir grup tarafından tepkilerle karşılaşabilirler. Ancak bu tepkinin fiziki saldırıya dönüşmesi söz konusudur bizim de bunu tasvip etmemiz söz konusu değildir. Alışkanlıklarımızla kültürümüzle yaşantımızla örtüşmeyen bir hadisedir. Adli ve idari soruşturma başlatılmış olup 4 kişi tespit edilerek ifadeleri alınmıştır. Fiziki saldırıya karışan il dışına çıkmış şehit yakını da savcılığa teslim edilmiştir. Yani toplam 5 kişi. Şu an itibari ile 9 kişi ifade vermektedir ve bunların tamamı o köydendir. Ayrıca köyde plaka tanıma sistemi mevcuttur ve cenazeye kimin geldiği bellidir.

OLAYIN DIŞARIDAN BİR PROVOKASYON OLDUĞUNA DAİR BİR BULGU YOK

Dünden bu yana hem sosyal medyada hem de CHP'li yöneticiler tarafından hadisenin dışardan kaynaklanan provokasyon olduğu dile getirildi. Biz de bu iddiaların gerçek olup olmadığını araştırmak için müfettişlerimizi ve ilgili birimlerimizi görevlendirdik. Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda olayın dışardan biri tarafından olduğuna dair bir bilgiye rastlanmadığını belirtmek istiyorum. Bu olayın dışardan bir provokasyon olduğu tarafımızda tespit edilememiştir. Olaya karışanların çoğu Akkuyulu mahalle sakinleridir.

KILIÇDAROĞLU'NUN CENAZEYE GELECEĞİ HABER VERİLMELİYDİ AMA VERİLMEDİ

Elbetteki tepkinin bu hale dönüşmesi ne kadar yanlışsa bu karşı karşıya kalınan olay üzerinden siyasi bir rant çıkarmak da bir o kadar tehlikeli ve yanlıştır. Sorumluluk noktasındaki insanlar siyasetçiler ve devlet adamları özellikle bu tür olaylarla ilgili beyanlarında sağlam ve gerçek bilgilerle hareket etmelidir. Her seçim arkasında bir takım tortular bırakır. Seçimin hemen ardından bu tortuları hesaba katmak herkesin sorumluluğudur. Böyle bir hassas dönemde bir genel başkan cenazeye gelecekse güvenlik ekibinin bunu güvenlik birimleriyle paylaşması esastır. Genel Başkan cenazeye gelecekse güvenlik korumaları bunu paylaşmalıydı. PKK'nın terörist saldırısı ile evladığımızı şehit ettiği acının ve duygusallığın oluştuğu bir cenazede bu hesap edilmeli ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu cenazeye geleceği haber verilmeliydi. Sayın Kılıçdaroğlu'nun cenazeye geleceğine ilişkin hiçbir bilgi yoktu güvenlik birimlerinin elinde. Kimsenin geleceğinden bilgisi söz konusu değildir. bir olayı daha gözden kaçırmamak gerekir.

SİYASİ RANT ELDE ETMEYE ÇALIŞTIKLARI AÇIK VE NETTİR

Kılıçdaroğlu Ankara'dan İstanbul'a yürüdü. En ufak bir güvenlik zaafiyeti yaşanmadı. Çünkü gerekli irtibatlar kuruldu ve tedbirler alındı. Kılıçdaroğlu'nun ve CHP'nin bu olaya bakışı tam da ihtiyaç duyduğumuz yapıcı ve birleştirici bir bakış değildir. CHP'nin buradan siyasi bir rant çıkarmaları sosyal medya üzerinden aileme ve çocuklarıma şahsıma küfürler tehditler yağdırmaları hangi anlayışta olduklarını açıkça göstermektedir. Genel Başkan yardımcıları ile bu olayı bize yıkıp buradan siyasi rant elde etmeye çalıştıkları açıktır. Sayın Kılıçdaroğlu meseleyi İçişleri Bakanlığı'na yıkacağına birlikte ortaklık yaptığı kişilere sorabilir. Bir yandan PKK'nın siyasi koluyla ortaklık yapıp daha sonra çıkan olayları İçişleri Bakanlığı'na yıkmak tam olarak hafıza kaybıdır. Siz unutabilirsiniz ama milletimizin hafızası sağlamdır milletimiz unutmamaktadır. Seçimler yapılmıştır ve bitmiştir. Bizim seçimlerde de söylediğimiz açıktır ve nettir. Herkes PKK terörü karşısında tavrını belirlemek zorundadır.

CHP'LİLER YANGINA KÖRÜKLE GİDİYOR

Herkese sağduyuyu biz de tavsiye ediyoruz ama tavsiye etmek yetmez. Bunu uygulamak da gerekir. CHP'li yöneticilerin yaptığı açıklamalar esas gerçeği örtemey çalışmak ve yangına körükle gitmektir. Sorumluluk sahibi bir insanım. Benim için ülkemin ve milletimin menfaati herşeyden önce gelir. Memleketime ülkeme milletime yapmış olduğum hizmetin bedelini de ödemeye hazırım. Bunun tayin edicisi ne Kılıçdaroğlu'dur ne de avanesidir. Bunun tayin edicisi Sayın Cumhurbaşkanımız ve onu seçen milletimizdir.

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX