0530 708 54 54
0530 708 54 54
15 Mart 2019 Cuma 13:48:00 - Güncelleme:15 Mart 2019 Cuma 15:36:00

Dr. Necdet Subaşı: İslam düşmanlığını endüstriyel tarzda biçimlendiriyorlar

Yeni Zelanda’da iki camiye yönelik gerçekleşen terör saldırısında 49 kişi hayatını kaybederken 20’den fazla kişi de yaralandı. Menfur saldırı öncesinde yayımladığı sözde manifesto ile İslamı, Türkleri ve Başkan Erdoğan’ı da hedef alan teröristin hareketlerini değerlendiren Dr. Necdet Subaşı, “İslam üzerine birikmiş öfkeyi sürekli harekete geçirilecek bir dil kullanılıyor. Bu öfkenin üzerine inşa edilmiş bir dil var. Bu dili terbiye etmek gerekiyor. Dünya ölçeğinde, bu öfke dilinin geçersiz olduğu konusunda ve islamofobik önyargıları kapacak bir çaba içerisinde olmamız gerekiyor.” İfadelerini kullandı.

Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinde meydana gelen terör saldırısının faili Brenton Tarrant, kim olduğuna ve bu saldırıyı neden gerçekleştirdiğine ilişkin 87 sayfalık bir manifesto yayımladı. Beş farklı silahla gerçekleştirdiği saldırıyı kafasına taktığı kamera ile bir bilgisayar oyununa çevirerek Facebook’tan canlı yayınlayan terörist Brenton Tarrant, Cuma namazı saatinde düzenlediği saldırıda en az 40 kişiyi katletti. 

Aksam.com.tr'den Ezgi Aşık'a değerlendirmelerde bulunan Subaşı, “Cami, Müslümanların odak noktasıdır. Allah’ın evi olarak adlandırılıyor. Camilerin merkeze alınması, Müslüman medeniyete olan bir şiddeti işaret ediyor. Terör saldırısının gerçekleşme şekli; canlı yayın yapması, müzik dinlemesi ve geride bir metin bırakması çok büyük ürkütücü bir gelişme. Mekânlarımızı korumamız lazım. Bu saldırı dünyanın değişik ülkelerindeki Müslümanların üzerinde büyük bir tedirginlik yarattığını dikkate almak gerekir. Bunun üzerine gidilebilecek siyasal bir stratejiyi belirlemek zorundayız.” ifadelerini kullandı.

Bu terör saldırısının Yeni Zelanda gibi kısmen sorunsuz bir bölgede gerçekleşiyor olmasının çok tehlikeli sinyalleri olduğunu belirten Necdet Subaşı, “Yeni Zelanda şehitleri olarak geçecek bu olayı nefretle kınıyorum. Avrupa’daki islamofobinin Yeni Zelanda’ya doğru kaymış olması çok ürkütücü. Bu olay eski kodların ve hafızadaki kayıtların yeniden şekillenmesiyle gelişti. İslamofobi yeni bir olay değil, bu düşmanlık kendini sürekli güncelleyerek ilerliyor.” dedi.

Yeni Zelanda’daki terör saldırısında Müslüman âlemine bir mesaj verme gereği duyduklarını belirten Subaşı, “Oradaki manifesto da çok büyük tehditleri içeriyor. Bunun üzerinde düşünmek ve resmi iyi okumak gerekiyor. Bunun küresel ölçekte dünyayı Müslümanlara dar etme hevesinde bir çaba olduğunu rahatlıkla görebiliyoruz. Nereden bakılırsa bakılsın, bunlar; ırkçı, ayrımcı ve faşistliktir.” sözlerine yer verdi.

HABERİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Aksam.com.tr

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX