0530 708 54 54
0530 708 54 54
30 Mart 2017 Perşembe 15:44:00 - Güncelleme:30 Mart 2017 Perşembe 15:49:00

General 15 Temmuz sonrası intihar teşebbüsünde bulunmuş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Ankara'nın Polatlı ilçesindeki 58. Topçu Tugayı ile Topçu ve Füze Okul Komutanlığı'nda yaşanan olaylara ilişkin 197'si tutuklu, 330 sanığın yargılandığı davada, tutuksuz sanıklar savunma yapmaya başladı.

 

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları  Kampüsündeki duruşma salonunda görülen davada savunma yapan tutuksuz sanık Albay  Varol Aydın, Topçu ve Füze Okul Komutanlığında personel şube müdürü olarak görev  yapmaya devam ettiğini söyledi.

 

 
Aydın, 15 Temmuz'da "Tugay Erkan Başkanlığına" vekalet ettiğini,  karargaha gelen evrakların işleme konulması, ilgili birimlere gönderilmesi  işlemini yapan birimin kendisine bağlı olduğunu belirterek, darbe girişiminin  yaşandığı akşam saatlerinde Genelkurmay'dan atama emrini içeren bir mesaj  geldiğini, emirde Füze ve Topçu Okul Komutanı Tümgeneral Osman Ünlü'nün, 4.  Kolordu Komutanı olarak atandığı bilgisinin yer aldığını bildirdi.
 

Atama emrini karargah dışında bulunan Ünlü'ye aktardığını ifade eden  Aydın, "Kendisini arayarak atamasının yapıldığını söyledim. Ancak sıkıyönetim  kelimesinin de geçtiğini ifade ettim. İlk emre müteakip yaklaşık 20 dakika sonra  sıkıyönetim direktifleri geldi. Bu direktiflerin yasal olmadığını fark ettiğim  için çıktı almadım, emri işleme koymadım." dedi.

 
Olası bir darbe girişiminin önlenmesi adına sıkıyönetim direktifinin  ekran görüntülerini alarak siyasetçilere ulaştırması için AK Parti Keçiören İlçe  Başkanlığından bir kişiye "Şerefsizler darbe yapıyor, bunu ilgili yerlere ilet"  diyerek gönderdiğini söyleyen Aydın, o kişinin de 25 dakika sonra kendisini  arayarak mesajı yetkililere ilettiğini söylediğini anlattı.
 

"Tuğgeneral Aygün intihar edecekti"
 

Darbe girişiminin püskürtülmesinden sonra 58. Topçu Tugayı Komutanı  Tuğgeneral Murat Aygün'ü gözaltına almak için Merkez Komutanı Albay Levent  Sevim'in karargaha geldiğini belirten Aydın, bu esnada yaşanan bir gelişmeyi ilk  kez mahkeme salonundan paylaşmak istediğini ifade ederek, şunları aktardı:
 

"Merkez Komutanı Sevim bana gelerek, 'Rehabilitasyon Danışma Merkezi  (RDM) uzmanı yüzbaşıyı çağır gelsin. İçeride sıkıntılı durum var. Murat Paşa  intihar edecek.' dedi. Bu esnada Murat Aygün'ün silahını çektiğini gördüm,  intihar edecekti. Bunun üzerine 4. Kolordu Komutanlığında bulunan Osman Ünlü'yü  aradım. Ünlü benim telefonumun üzerinden Aygün ile görüştü. 15 dakika sonra  Aygün, merkez komutanlığı personeli tarafından tutuklandı."
 

Mahkeme Başkanı Zikrullah Özbağ, Aydın'a telefonunun teknik  incelemesinin yapıldığını, "Komutanım Allah yardımcınız olsun, ellerinizden  öperim" şeklinde bir mesajı Ünlü'ye gönderdiğinin tespit edildiğini bildirerek,  "Bu mesajı hangi maksatla gönderdin?" diye sordu.

Aydın ise "Bu mesajı, Ünlü'nün görevine ilişkin değil, akıbetinden  dolayı attım. Çünkü zor şartlar altında olduğunu düşündüm." cevabını verdi.
 

Evinde yapılan aramalarda "F serisi"nde iki adet 1 dolarlık banknotun  ele geçirildiğinin hatırlatılması üzerine Aydın, "Almanya'da yaşayan kardeşim, o  dolarları imzalayarak kızıma hediye olarak verdi. Eğer bu paralara karşı endişem  olsaydı imha edebilirdim. Çünkü evim olaydan bir ay sonra arandı." savunmasını  yaptı.

 
"Murat Paşa saçma sapan emirler veriyor"
 

Tutuksuz sanık Albay Şaban Demiraslan da darbe girişiminden önce Topçu  ve Füze Okulunda  görev yaptığını, emir komutasında herhangi bir birliğin yer  almadığını, karargahtaki eğitim faaliyetlerinden sorumlu olduğunu söyledi.
 

15 Temmuz akşamı Albay Hüseyin Ayaz'ın, kendisini arayarak  İstanbul'daki köprülerin askerler  tarafından tutulduğunu aktardığını, bunun  üzerine açtığı televizyonda darbe girişimi olduğunu öğrendiğini savunan  Demiraslan, daha sonra sanık eski Topçu ve Füze Okul Komutan Vekili Albay Güngör  Gazi Karslı'nın karargaha gelmesi için emir verdiğini ifade etti.
 

Kışlaya geldiğinde Karslı'nın kendisine Aygün'ün uygunsuz emirler  verdiğini, olumsuz bir durum yaşanmaması için yanında yer almasını istediğini  bildiren Demiraslan, "Gazi Albay bana, 'Şaban, sana güveniyorum, bana yardımcı  ol, bu bir tuzak, Murat Paşa yolda, geliyor. Murat Paşa saçma sapan emirler  veriyor' dedi. Onun bu açıklamaları bana güven verdi." diye konuştu.
 

Bu açıklamadan sonra darbe girişiminin Topçu ve Füze Okuluna sirayet  etmemesi için bir dizi önlem almaya başladıklarını belirten Demiraslan,  karargahtaki kursiyerlere "Herkes odasına gitsin, kimse dışarı çıkmasın. Benden  başka kimseden emir almayacaksınız." şeklinde emir verdiğini söyledi.
 

Karslı ile birlikte kışlanın güvenlik önlemlerini kontrol etmek için  araçla karargahtan ayrıldıklarını, bu faaliyetlerinin Polatlı ilçe merkezine  yönelik bir keşif amacı taşımadığını savunan Demiraslan, "Kışladan ayrılmamızın  sebebi dışarıda bulunan askerlerin kışlaya gelmesini sağlamaktı. Herhangi bir  keşif yapmaya gitmedik. Zaten Polatlı küçük bir ilçe ve her sokağını biliyorum,  keşif yapmayı gerektirecek kadar büyük bir yer değildir." ifadelerini kullandı.
 

Sanık eski Yarbay Abdülkerim Ceyhan'ın kursiyer uzman erbaşlarla  birlikte selaları susturmak için Askeriye Camisine gittiğini sonradan öğrendiğini  söyleyen Demiraslan, "Ceyhan'ın çıkış yapmasında herhangi bir bilgimiz yoktu.  Yanımdakilere bu konudaki tepkilerimi sert bir şekilde ifade ettim.  Karslı'yı  aradım, 'Bunları kim dışarı çıkardı, bunların dışarıya çıkarılması doğru değil'  dedim, o da Ceyhan'ı aradı ve geri gelmesini emretti." dedi.
 

"Aygün görev listeleri dağıttı"
 

Tutuksuz sanık Yüzbaşı İsmail Kanal ise 58. Topçu Tugayında tabur  komutan vekili olarak görev yaptığını belirterek, 15 Temmuz'da sanık eski Albay  Serhat Selçuk Pesek'in komutasında karargah hareket merkezinde bir toplantı icra  edildiğini söyledi.

 
Pesek'in, Suriye'de görev alacak birliklerin hazırlık süreçlerinin  denetleneceğini söylediğini aktaran Kanal, ilerleyen saatlerde aynı yerde  Aygün'ün komutasında da benzer bir toplantı gerçekleştiğini anlattı.
 

Aygün'ün Ankara'da olası bir terör saldırısına karşı bazı kavşaklarda  güvenlik önlemi alacağını ifade ederek, önceden hazırladığı görev listelerini  birlik komutanlarına verdiğine şahit olduğunu kaydeden Kanal, emri alan  komutanların belirlenen noktalara gitmek için konvoy halinde kışladan  çıktıklarını söyledi.
 

O gece karargah dışına çıkan birlik komutanları arasında yer  almadığını belirten Kanal, listelerin hangi kriterlere göre hazırlandığı  konusunda bilgisinin olmadığını savundu.
 

Kanal,  "Emri alan personelin dışarı çıkmama gibi bir durumu olamazdı.  Çünkü o saatte kadar darbe girişimi olduğunu kimse bilmiyordu. Emir komuta  zinciri içinde yasal olarak verilen bir emri uygulamak için hareket etmişlerdi."  dedi.
 

Aygün'ün tugay teşkilat yapısına aykırı oluşturduğu birliklere  mühimmat, personel ve araç dağıtımı yapmakla suçlandığını hatırlatan Kanal, emir  komuta zinciri içinde hareket ettiğini, hakkında isnat edilen suçlamaları kabul  etmediğini sözlerine ekledi.

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX