Rusya ile alışverişte Türk Lirası ve Ruble
Yayın Tarihi: 11 Ağustos 2016 Perşembe 00:00:00
Güncelleme Tarihi: 11 Ağustos 2016 Perşembe 01:08:00
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ile yaptığı tarihi görüşmede ticaretin Ruble ve Türk Lirası yapılmasını konuştuklarını söyledi. Erdoğan bunun gerçekleşmesi halinde, 3 TL'nin altına inen doların daha da düşeceğini vurguladı.
TURGAY GÜLER- St. Petersburg
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya ilişkeleri yeniden canlandıran St. Petersburg ziyareti dönüşünde, Putin'le yaptıkları tarihi görüşmenin Türkiye açısından yansımalarını değerlendirdi. Varalan anlaşmaların olumlu sonuçlar doğuracağını ifade eden Erdoğan, “Elbette olumlu yansımaları olacak. Malum, dolar üçün altına düştü. Sadece seyahatten dolayı dolar hemen üçün altına düştü. Biz bugün bir şey konuştuk. Dedik ki; yani alışverişleri Ruble ile ve Türk lirası ile yaparsak daha da yararlı olur. Öyle bir durumda mesela dolar daha da düşer. Döviz baskısından, kur baskısından kurtulmuş oluruz.
HEM RUSYA HEM BİZ KAZANACAĞIZ
Hem Rusya kazanacak, hem biz kazanacağız. Onun için bu çok önemli. Hakikaten geciktirdik, halletmemiz lazım. Tabii bunları oturup konuşacağız, üzerinde çalışacağız. Gerek Sayın Şimşek, gerek Nihat Beyler, bakan arkadaşlarımız muhataplarıyla bunları konuşmaları gerekiyor. İnşallah yakında bir KİK toplantısı da olacak. Zaten Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey yıl sonu olacak. Orada gündeme getirilebilir. Bu konular hakikaten konuşmamız gereken önemli konular.
ABD İLE PYD VE YPG SORUNU
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarihi ziyareti izleyen gazetcilerin ABD ile Suriye konusundaki en önemli problemin PYD ve YPG'ye bakış açısı olduğunu hatırlatarak, bu konuda Rusya ile görüşlerin örtüşüp örtüşmediğine ilişkin sorusunu da yanıtladı. Erdoğan, “PYD konusunda YPG konusunda örtüşüyor. Biz Moskova'da ofis açmaları meselesini de gündeme getirdik. Onun PYD ile alakası olmadığından, onun bir sivil toplum kuruluşu olduğundan söz ettiler. Sayın Putin, bu sayede en azından konudan haberdar oldu. Bunu ilk defa bizden duyduğunu söyledi. Elimizde resimler vardı, kendilerine gösterdik. Konuyu yakından takip edeceklerini söylediler.”
İSTİHBARAT İÇİN KHK HAZIRLIĞI
Gazeteciler, Erdoğan'a OHAL'den çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerin devamında istihbarat yapılanmaasıyla ilgili KHK hazırlığını da sordu. Cumhurbaşkanı şu yanıtı verdi: “Bu konuyla ilgili MİT bir çalışma yaptı. Şimdi jandarma ve emniyet istihbarat malum, artık bunlar İçişleri Bakanlığı'na bağlandığı için bunlarla ilgili olarak da yeni bir düzenlemeye gidiliyor. MİT tabii kendini ağırlıklı olarak daha çok yine dış istihbarata verecek. Ama dış istihbaratın iç istihbaratla hiçbir bağlantısı yoktur denilemez. İçeriden başlayıp dışarıda kovalarsın, dışarından alıp içeride takip edersin.
BAŞARILI BİRÇOK OPERASYON
İstihbarat zafiyetinden söz ederken, sıfır hatayla veya sıfır yanlışla çalışan bir istihbarat örgütü zaten yoktur. Dolayısıyla bu meselede bardağın dolu tarafını da görmemiz lazım. Yani bugüne kadar yapılmış başarılı birçok operasyon var. Bunları da görmek durumundayız diye düşünüyorum. Onun için buradaki hatadan ders alarak, ders çıkararak, nerede hatalar yaptık, ne gibi eksiklerimiz yanlışlarımız var, tabii ki bunların üzerinde duruyorlar ve onun için de böyle bir yeni çalışma modelini arkadaşlar bize getirdiler.”
Suriye için iki aşamalı plan
Erdoğan, Putin ile görüşmede Suriye konusunda aldıkları karar gereği oluşturulan üçlü heyet üyelerinin bugün Moskova'da toplanacağını söyledi. Burada alınacak karara göre ikinci hamle hayata geçirilecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki günkü ortak basın toplantısının ardından Rusya Devlet Başkanı Putin ile yaptıkları 2.5 saatlik 'Suriye konulu' görüşmede iki ülke arasında üçlü bir heyet oluşturulmasına karar verdiklerini söyledi. Heyetlerin bugün Moskova'da görüşeceğini belirten Erdoğan, “Ona göre de inşallah Suriye ile ilgili sürecin altyapı hazırlıklarını bu arkadaşlarımız belli bir noktaya getirmiş olacaklar. Burada Halep'in insani yardım noktasında sıkıntıları var. Ona yönelik açılan koridorlar var. Bu koridorlar insani yardıma mı yöneliktir, yoksa farklı bazı hedeflere mi yöneliktir? Bunları da arkadaşlarımız çalışmalarıyla ortaya koyacaklar” dedi.
SAMİMİ ADIM
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Rusya'nın yakınlaşmasının iki ülkenin Suriye'deki pozisyonunu değiştirip, değiştirmeyceği yönündeki sorusunu yanıtlarken şunları söyledi: “Suriye ile ilgili konuda tabii biz samimi niyetle adımımızı attık, konuşmamızı görüşmemizi uzun uzadıya baş başa yaptık Sayın Putin ile. Dediğim gibi bu konuların görüşülmesi için karşılıklı bir heyet oluşturulması kararlaştırıldı. Heyetimiz hemen Moskova’ya gidecek, Perşembe günü de görüşme yapılacak. Moskova'dan sonra ikinci bir hamle olacak, bu hamlenin boyutu orada çerçevesi çizilecek olan duruma bakarak oluşturulacak.”
AVRUPA NASIL ALGILADI?
Tarihi ziyaretin ABD ve Avrupa'da nasıl algılandığına ilişkin soruyu da yanıtlayan Erdoğan, “Önemli olan, nasıl algılanacağı değil, ziyaretin verimli geçmiş olmasıdır” dedi. Erdoğan, “Ama 15 Temmuz darbe girişimi karşısında Avrupa’dan beklediğimiz düzeyde bir tepki alamadığımızı da bu vesileyle tekrar hatırlatmış olayım. İngiltere AB Bakanı'nı gönderdi. Bazı ülkeler telefonla geçmiş olsun temennisinde bulundu. AB Konseyi Genel Sekreteri Jagland, sağolsun o geldi. Katar çok yakından takip etti” dedi. Erdoğan şöyle devam etti.
NET TAVIR BEKLERDİK
“Katar, Dışişleri Bakanı'nı da gönderdi. Dediğim gibi telefonla görüştüğümüz bazı devlet başkanları falan oldu. Ama biz bu devlet başkanlarının, bizzat çıkıp gelmelerini beklerdik. Cuma günü Sayın Nazarbayev geldi. Paris'te Charlie Hebdo olayının ardından, Belçika'daki olayın ardından nasıl tepki verildiğini biliyorsunuz. 15 Temmuz’daki darbe girişimi karşısında da başta Avrupa olmak üzere Batılı liderlerin, Türkiye’yle dayanışmalarını çok daha net bir şekilde fiilen de ortaya koymalarını beklerdik.”