0530 708 54 54
0530 708 54 54
31 Mart 2018 Cumartesi 01:57:00 - Güncelleme:31 Mart 2018 Cumartesi 02:00:00

Bırakın gençler icat çıkarsın

Türkiye artık gelişmiş teknolojiyi daha fazla kullanıyor, araştırıyor ve üretiyor. İnsansız hava aracından otomatik silahına, tankından uydusuna kadar birçok alanda başarılı projelere imza atıyor. Türk halkının beklentisi olan yerli otomobilde de önemli adımlar atılmaya başlandı. Bir Türk mühendis yıllar önce dünyanın en uzun gidebilen elektrikli otomobilini üretti ve yollara sürdü. Bu ülkede eğitim görmüş ve kendisini yetiştirmiş bir iş adamı olan Önder Yol, iddialı hedeflerinden birini, elektrikli otomobil konusundaki çabalarını, girişimlerini ve geldikleri noktayı Star Cumartesi’ye anlattı.

- Sizi elektrikli otomobil üretmeye iten sebebi ve süreci anlatır mısınız?

Teknoloji aşkı bu. Yeni bir şey yapmak çok önemli. Ben makine mühendisiyim ve otomobile her zaman merakım vardı. En büyük hayalim kendi otomobilimizi yapmaktı. Onun için dünyada henüz kimsenin tam başarı sağlayamadığı yeni bir teknolojinin peşine düştük. Düşünce aşamasıyla beraber 15 yıldır üzerinde çalıştığımız projemizi hayata geçirdik. DMA’yı da bu hayalleri gerçekleştirebilmek için kurduk. Tüm ekip aynı ruhla çalışıyoruz. Elektrikli araba ile birlikte gelişen teknolojinin getirdiği yan ürünler tahmin edebileceğinizin çok üstünde. Tüm bunlar bir bütün olarak insanlığın yaşamını dönüştürüyor.

- Şirketinizde elektrikli otomobil üretimiyle birlikte aynı zamanda akademik, bilimsel çalışmalar da yapıyorsunuz. Ne aşamadasınız?

Türkiye’de şu an yüzlerce aracımız yollarda. Yaptığımız çalışmalar sonucunda hem üretim hem de ürettiklerimizin kullanıcılarla buluşması konusunda önemli aşamalar kaydettik. Kullanımda olan araçlarımızdan topladığımız verileri İTÜ ile birlikte yaptığımız yeni çalışmalarımızda girdi olarak kullanıyoruz. Şu an için ulaşılabilen teknolojiler var, ne yaparsanız yapın ulaşamayacaklarınız da var. 

TEKNOLOJİMİZİ GELİŞTİRDİK

Bizim uzmanlığımız elektrikli tahrik sistemleri yani araçları elektrikle hareket ettirmek. Biz buna konsantre olmuş durumdayız. Temel hedefimiz elektrikli araç geliştirme olduğundan hazır araç kasalarının bizim sistemlerimizle donatılarak dönüştürülmesi ilk etabımızdı. Şu anda elektrikli tahrik sistemimizi mükemmelleştirdik ve tamamen bu elektrikli araç sistemine uygun şasi ve kasayı da içeren tasarımları gerçekleştirmeye hazırız.

Teknolojimizi geliştirirken özellikle Ar-Ge çalışmalarımızı İTÜ bünyesinde yapıyor olmamız ve üniversitemizin desteğini her konuda almamız, vizyonumuzu geliştirerek daha da hızlı yol almamızı sağladı. Bundan sonra yol haritamızda topluma fayda odaklı yaygın etkiyi yakalayabilmemiz için hem yatırımcıyı, hem üreticiyi hem de nihai tüketiciyi destekleyen kanunların yürürlüğe girmesini bekliyoruz. Böylelikle bu konularda çalışan herkesin yol haritası daha da netleşecektir.  

- Ürettiğiniz elektrikli otomobilin özelliklerinden biraz bahseder misiniz?

Şu anda trafikte olan ve geliştirdiğimiz elektrikli araçların içerisinde 53 kilowatt saat batarya kapasitesi var ve bu bataryayı gece doldurursanız 9,8 kuruştan 5,1 TL ye şarj edip 450 km gidebiliyorsunuz. Mesela, İstanbul- Ankara gidiş dönüş ve gün boyu şehir içi kullanma sadece 15 TL’ye mal oluyor. Üstelik çevreye de zarar vermiyorsunuz. Vites geçişi olmaması, gürültü ve titreşim seviyesinin neredeyse sıfır olması gibi özellikler geleneksel araçlarla karşılaştırıldığında kullanım konforu açısından üstünlükler sağlıyor.

ÜLKE EKONOMİSİNE KATKI

- Türkiye’de elektrikli otomobilin kullanımı için alt yapı uygun mu? Ülke buna hazır mı? 

Elektrikli araçların şahsi kullanımında yeteri kadar menzil veriyorsanız ekstra bir altyapıya gerek yok. Dünyanın her tarafında elektrik üretimi sabittir. Gündüz yetmez, gece belli bir saatten sonra tüketim azaldığı için elektrik fazlası açığa çıkar. Normal bir kullanımda bir günde 400 - 450 km araba kullanılmaz. Onun için eve geldiğinizde fişe takıyorsanız elektriğin üretim fazlası olan kısmını aracı şarj ederek kullanır ve enerji dengelemesi ile ülke ekonomisine katkıda bulunabilirsiniz. Burada en büyük problem ticari olarak kullanılıp da hızlı şarj edilmesi gereken araçlardır; otobüsler ve taksiler gibi.

ENERJİ DEPOLAMA SİSTEMLERİ ÖNEMLİ

- Bu altyapı şu an var mı?

Enerji ve güç birbiriyle aynı şeyler değildir. Aynı anda bir mahallede 1000 araç şarj edilirse elektrik enerjisi olmasına rağmen güç yetmeyeceği için o mahallenin alt yapısı bunu karşılamaz ve kablolama sistemleri çöker. Dolayısı ile özellikle ticari araçların şarj edilebilmesi için şu anda hiçbir ülkenin elektrik alt yapısı yeterli değildir. Bunun için de bizim geliştirdiğimiz Enerji Depolama Sistemlerinin devreye girmesini bekliyoruz. Bu sayede elektrikli araçların şarj edilebilmesine uygun elektrik alt yapısı oluşturma konusundaki yatırım maliyetleri en aza indirgenmiş olacaktır.

DÜNYADAKİ DURUM

- Dünyada elektrikli otomobil kullanımı şu an hangi oranda? 

Yüzde birin altında. Dünyada en fazla kullanım oranı Çin’de. Orada da bu oran yüzde bir civarında fakat bu süratle artacak. Dünyanın her yerinde araç başına devlet desteği vardır.  Ayrıca elektrikli araçlardan da vergi alınmamaktadır. Bu şekilde kendi ülkelerinde üretilen ve şu an görece pahalı olan elektrikli araçlar tüketici tarafından satın alınabilir hale geliyor. Artan talep dolayısı ile üretim artışı ve sonucunda ölçek ekonomisi sebebi ile de üretim maliyetleri düşerek nihai fiyatlar ucuzluyor. Ayrıca yan sanayi ile beraber tüm teknolojinin de ülkede oluşup gelişmesine vesile olunmaktadır.

- 2025 yılında birçok ülkenin elektrikli olmayan otomobile izin vermeyeceği şeklinde bi öngörünüz var...

Birçok ülke elektrikli olmayan otomobile plaka vermeme kararı aldı. Yani söylediğim bir öngörü olmanın ötesinde. Hatta komşumuz İran elektrikli arabaların altyapısı için 4 milyar dolarlık bütçe ayırdı. Bu seneden itibaren elektrikli arabaların ithalatını tamamen serbest bıraktı, vergileri sıfırladı ve devlet desteği koydu. Norveç ve Hollanda, 2025 yılında elektrikli otomobillerin kullanımı için karar çıkarttı. Almanya, 2030’dan sonrası için tüm mevcut geleneksel araçları trafikten men ediyor ve arabaların emisyon ölçümlerini de yapmayacak.

ÖNCELİĞİMİZ DOĞAYI KORUMAK

- Petrolün mevcut kullanım senaryolarında ziyan edildiğini düşünebilir miyiz?

Petrolü, farklı bir rafine sistemi ile şu anda alternatifi olmayan petrokimyada kullandığınızda çok daha fazla para kazanırsınız. Petrolün araç motorlarında kullanılarak, aslında yakılarak yok edilmesinin en büyük sebebi batılı liderlerin halklarına seyahat özgürlüğü verme isteğinden gelir. Ama araçlar için kullandığınızda bunu yakıp yok ediyorsunuz. Çevreye zarar verip, dünyanın dengesini bozuyorsunuz. Sürdürülebilirlik kuramlarının tam aksi yönde hareket etmiş oluyorsunuz.

Dünyadaki gayrı safi milli hâsılanın yüzde 28,9’u otomotiv sektörü ile ilgilidir. Elektrikli araç teknolojileri oturduğu zaman mevcut otomotiv sektörü kökünden sarsılıyor. Bambaşka bir dünyaya adım atıyorsunuz.             

TEKNOLOJİMİZİ GELİŞTİRİRKEN AR-GE ÇALIŞMALARIMIZI İTÜ BÜNYESİNDE YAPMAMIZ VE ÜNİVERSİTENİN DESTEĞİNİ ALMAMIZ, DAHA HIZLI YOL ALMAMIZI SAĞLADI.

İMKANSIZ PROJE YOKTUR, ZOR PROJE VARDIR. BU YÖNDEKİ KALIPLAR KIRILMALIDIR. ‘İCAT ÇIKARMA’ DA NE DEMEK.BU ALGIYI KÖKÜNDEN DEĞİŞTİRMELİYİZ.

DMA hakkında...

2007 senesinde kurulan DMA Derindere Motorlu Araçlar’ın faaliyet alanı, araçlara ve Enerji Depolama Sistemleri’ne DMA teknolojisini uygulamak, Ar-Ge faaliyetlerinde bulunmak, bu konuda teknoloji geliştirmek, her türlü parça ve nihai ürünün üretim, ithalat, ihracat ve satışını gerçekleştirmek. Türkiye’de ilk TİP onay belgesini almış elektrikli araç üreticisi olarak yüzlerce aracını yollara sürmüş olan ve ayrıca Enerji Depolama Sistemlerinde dünya ölçeğinde bir teknolojiye sahip olan DMA, uzun yıllardır kapsamlı Ar-Ge çalışmaları gerçekleştirerek ve bu çalışmaların sonuçlarını ürüne dönüştürerek faaliyetlerini sürdürüyor. Kurucu ortakları Önder Yol ve Özkan Derindere olan DMA, otomotiv sektörüne ve ülke ekonomisine pozitif katkılar sağlayabilmeyi ve Türkiye’nin “ilk” yüzde yüz elektrikli aracını üretmeyi hedefliyor. 

ÖNDER YOL; “SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ YERLİ OTOMOBİL KONUSUNDA BİR HEDEF GÖSTERDİ, BİZ DE O HEDEF DOĞRULTUSUNDA ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ.”

Önder Yol kimdir

1963 doğumlu olan Önder Yol, Tarsus Amerikan Koleji mezunu. Eğitim hayatına Boğaziçi Üniversitesi’nde devam eden Yol, Makine Mühendisliği lisans derecesine ve ekonomi alanında yüksek lisans eğitimine sahip. Çukurova Dış Ticaret A.Ş.’de Uluslararası Satış bölümünde yer alarak iş hayatına başlayan Yol, 1990 yılından bu yana Promeks Dış Ticaret A.Ş. firmasının yönetim kurulu üyesi. 2009 yılından beri de Enerji Depolama Sistemlerinde dünya ölçeğinde bir teknolojiye sahip olan Derindere Motorlu Araçlar San. ve Tic. A.Ş. ve OveO Enerji San. ve Tic. A.Ş.’nin yönetim kurulu başkanlığı görevini yürütüyor. Global ölçekte rekabetçi bir Türk markası yaratmak için çalışmalarını sürdüren Yol’un yüzme ve handbol branşlarında uluslararası dereceleri var.

Röportaj: İlknur Karakelle

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX