0530 708 54 54
0530 708 54 54
17 Ekim 2019 Perşembe 11:33:00 - Güncelleme:17 Ekim 2019 Perşembe 11:36:00

Probiyotik alırken buna dikkat edin!

BEYİNDER Beyin Damar Hastalıkları Hasta Derneği Kurucu Başkanı ve Nöroloji, Algoloji ve Vasküler Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz ile yaptığımız röportajın ikinci bölümünde vücut direncini arttırmak adına yaptığımız doğru ve yanlış uygulamaları masaya yatırdık.

Bağışıklık sistemini neler güçlendirir? Neden grip oluyoruz? Vücut direnci arttırırken nerede hata yapıyoruz? Doğru bildiğimiz yanlışlar neler?  Prof. Dr. Derya Uludüz, tüm merak edilenleri aksam.com.tr’ye anlattı.

Aksam.com.tr’den Ezgi Aşık’ın sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Derya Uludüz, bağışıklık sistemi ve griple ilgili ortada çok fazla yanlış bilginin dolaştığını vurguladı. Uludüz, “Bağışıklık sisteminin virüslerden kurtulması zaman alır. Dolayısıyla, gribi önlemede yapabileceğiniz en iyi yöntem, bağışıklık sisteminizi doğal yollarla desteklemeye çalışmaktır.” ifadelerini kullandı.

Bağışıklık sistemini güçlendirmek için neler yapabilirsiniz?

Bağışıklık sistemi, vücudunuzu, zararlı bakteri ve virüslere karşı korumak için sahip olduğunuz yerleşik savunma sistemidir ve bu işlevi çoğu zaman çok iyi yerine getirir. Bağışıklık sisteminiz zaten iyi çalışıyorsa, daha da güçlendirmeye çalışmak sizi daha çok hasta edebilir. Bağışıklığın aşırı çalışması, az çalışması kadar tehlikelidir.

Sağlıklı ve dengeli bir yaşam tarzı yaşamak, bağışıklık sisteminizin ideal şekilde çalışmasını sağlamak için yapabileceğiniz en iyi şeydir. Yüksek dozdaki C vitamininin de etkin olduğu gösterilse de, riskleri ve yan etkileri olabilir. Multivitamin almak faydalıdır ancak kendinizi yüksek doz vitaminlere maruz bırakmak yerine dengeli bir diyet tüketmek, daha sağlıklı ve ucuz bir yoldur. “Dost bakterilerinizi” probiyotiklerle takviye etmeniz faydalı olabilir.

SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN PRATİK ÖNERİ

Probiyotik alırken mümkün olduğunca fazla çeşit bakteri içerdiğine dikkat etmelisiniz. Öte yandan, grip aşıları yaklaşık yüzde 65 oranında etkilidir, ancak yalnızca genel olarak tek bir kış sezonu işe yarar. Gelecek yıl daha güçlü grip virüsleri ortada dolaşıyor olacağından, yeni bir doza daha ihtiyacınız vardır. Kış mevsiminde her gün ılımlı bir egzersizle, yeterince güneş ışığı alarak, taze meyve ve sebzeler tüketerek, yeterli uyku alarak ve stresle başa çıkarak bağışıklığınızı güçlendirebilirsiniz.

Size en pratik önerim 1 çorba kaşığı zerdeçal, 1 çay kaşığı zencefil tozu ve 1 çay kaşığı bal ile 1 bardak yoğurdun içine katarak püre hale getirerek her gün içmeyi deneyin, etkisini gördüğünüzde şaşıracaksınız. Ayrıca kışın mümkün olduğunda açık havaya çıkarken kalın çorap ve boğazınızı kapatan kalın atkılar edinin. Büyüklerimizin dediği ne kadar doğru sağlığa giden yol ayağını sıcak tutmaktan geçer. Enfeksiyonların kolayca ulaşabileceği boyun bölgenizi de sıcak tuttuğunuzda mikroplarla daha kolay savaşacaksınız.

“BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ VE GRİPLE İLGİLİ YANLIŞ BİLGİLER DOLAŞIYOR”

Vücut direncini arttırmak için yaptığımız doğru ve yanlış uygulamalar neler?

Bağışıklık sisteminiz arkadaşınızdır, vücudunuzu enfeksiyondan korur. Özellikle grip mevsimi boyunca vücudunuza giren bakteri ve virüslerle savaşan beyaz kan hücrelerini oluşturur, depolar ve dağıtır. Ancak ortalıkta bağışıklık sistemi ve grip ile ilgili çok fazla yanlış bilgi dolaşıyor. İşte vücut direncini arttırmak için yapılabilecek bazı doğru uygulamalar ve bilinen yanlışlar:

Meyve ve sebze tüketimi bağışıklık sisteminizi güçlendirir.

Gerçektir: Anne ve babalarınız, çocukluğunuzdan beri meyve ve sebze yemeniz gerektiğini söylerken haklıydı. Araştırmalar, çok çeşitli ve sayıda taze meyve ve sebze tüketen insanların daha az hastalandığını gösteriyor. Meyve ve sebze içindeki besinler, bağışıklık sisteminizin virüs ve bakteri ile savaşmasına yardımcı olabilir. Ancak yediğiniz meyve sebzelerin mevsimine uygun olmasına ve taze olmasına dikkat etmelisiniz.

Yeterli uyku almamak bağışıklık sisteminizi etkilemez.

Yanlıştır: Uyku ile sağlıklı bir bağışıklık sistemi arasında güçlü bir bağlantı var. Vücudun savaşa girmesi için yeterli uyku anlamına gelen restoratif uyku çok önemlidir. Uyku ihtiyacı kişiye göre değişebilir, ancak çoğu yetişkinlerin 7-8 saat kaliteli uykuya ihtiyacı vardır. Ergenler 9-10 saate, okul çağındaki çocuklar en az 10 saate, okul öncesi çocuklar 11-12 saate ve yenidoğanlar 16-18 saate ihtiyaç duyar. Bununla birlikte, son birkaç on yılda, uykuda olan ortalama süre yetişkinler için gecede 7 saatin altına düşmüştür. Vücudunuzun ihtiyaç duyduğundan daha az uyursanız, bir uyku borcu oluşturursunuz. Ve bu borcu gün içi şekerlemelerle veya hafta sonları uyuyarak kapatamazsınız.

Stresten uzak olmak ve pozitif düşünmek bağışıklık sisteminizi güçlendirir.

Gerçektir: Bilim insanları bir grup hukuk öğrencisini incelemiş ve okul notlarıyla ilgili daha pozitif düşünen, daha az stres ve üzüntüye sahip olan öğrencilerin daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olduğunu bulmuştur. Çünkü stres ve üzüntü, vücudunuzdaki iltihabi belirteçleri harekete geçirir ve bağışıklık sisteminiz için ekstra yük oluşturur. Özellikle yoğun iş ve ders dönemlerinde vücut direnciniz düşer ve bulaşıcı hastalıklara daha açık hedef haline gelirsiniz.

Öksürdüğünüzde ağzınızı kapatmak mikropları uzak tutabilir.

Gerçektir:  Öksürmek, hapşırmak ve hatta gribi olan birinin yakınında konuşmak, hava sahanıza virüs damlacıklarının girmesine neden olur ve sizi hasta edebilir. Hatta 2-3 metre uzakta olsanız bile bu damlacıkları içinize çekebilirsiniz. Hasta olan sizseniz, evde kalın. Başkalarının yanında olmanız gerekiyorsa, omzunuza veya dirseğinizin içine doğru öksürün veya hapşırırken ağzınızı ve burnunuzu kapatın. Sağlıklıysanız ve etrafınızdaki diğer kişilerin hasta olduğundan şüpheleniyorsanız, en az 4 metre uzakta durun. Ayrıca, mikroplar saatlerce kapı kolları gibi sert yüzeylerde yaşayabildiğinden, sık sık ellerinizi yıkayın ve yüzünüze fazla dokunmaktan kaçının. Maske kullanma alışkanlığının yayılması, bu salgınların artması riskini azaltacaktır.

Egzersizin bağışıklık sistemi üzerinde etkisi yoktur.

Yanlıştır: Fiziksel aktivite bakterilerin akciğerlerden ve solunum yollarından dışarı akmasına yardımcı olur. Bu, nezle, grip veya başka hastalıklara yakalanma şansınızı azaltabilir. Ayrıca, egzersizle birlikte, antikorlarda ve beyaz kan hücrelerinde bazı değişiklikler gerçekleşir. Antikorlar vücudun hastalıklarla savaşan bağışıklık sistemi hücreleridir. Bu antikorlar veya beyaz hücreler egzersizle birlikte vücutta daha hızlı dolaşırlar, hastalıkları daha erken tespit edebilirler. Ayrıca, egzersiz sırasında ve egzersizden hemen sonra vücut sıcaklığındaki kısa artış bakterilerin üremesini önleyebilir. Bu sıcaklık artışı vücudun enfeksiyonla daha iyi savaşmasına yardımcı olabilir. Son olarak egzersiz, stres hormonlarının salınımını yavaşlatır. Düşük stres hormonları bağışıklık sistemini koruyabilir. Egzersiz sizin için iyidir, fakat aşırıya kaçmamalısınız. Zaten egzersiz yapan insanlar bağışıklıklarını artırmak için daha fazla egzersiz yapmamalıdır. Ağır, uzun süreli egzersiz (maraton koşusu ve yoğun spor eğitimi gibi) zarar verebilir.

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX