Ey dünya bu gün kimlerin günü?

“Akılla iyilik ve kötülüğü tanıyan insan, onunla diğer canlılardan üstün olduğunu bilir ve onunla bütün mahlûkatı yönetebilmek için gerekli bilgiye sahip olur” diyor Mâturîdî. 

Bu yazıyı yazmadan önce ilahiyatçı bir dostumu aradım ve sohbetimizin bir yerinde bana, “Yükümlülük için akıl şarttır” dedi. 

Velhasıl bugün Dünya Engelliler Günü! 

Önceleri “... özürlü” şimdilerde “... engelli” şeklinde kullanılan ifadeleri kullanmak hiç içimden gelmediği için de bendeniz, “Özel insanlar” tabirini kullanmayı tercih ediyorum. 

Kime, neye göre değerlendirildi de bu insanlara özürlü ya da engelli tasnifi yapılabildi, oysa hemen herkesin ailesinde olmasa da mahallesinde bu tarif üzre insanlar mevcuttur! 

Mesela rahmetli anacığım köyümüzün, “Deli Salih”ine,“Deli  Şükrü”süne -o dönemlerde özelliğini bilemediğimiz herkes maalesef ‘deli' lakabını alırdı- diğer insanlardan daha özenli daha farklı davranırdı! Belki de benim bu insanlara, “Özel insanlar” dememin temelinde de anamın bu davranışının etkisi çok büyük! 

Geçmişte özürlü, şimdilerde de engelli olarak tarif edilen bu insanlardan özellikle “akıl” kıstasına göre tasnif edilen bir kesim var ki bu kesim de şimdilerde çeşitli başlıklar ile ifade edilmekteler! 

Örneğin geçenlerde bir özel evladım dünya arenasında göğsümüzü kabarttı! 

Down Sendromlular Dünya Judo Şampiyonası’nda T23 kategorisi erkekler 81 kiloda Talha Ahmet Erdem altın madalya kazandı! 

Durun, sadece adaşım Ahmet değil, T21 kategorisi erkekler 81 kiloda Doğan Coşar da dünya şampiyonu oldu! 

Bugünün tarifine göre, Talha Ahmet Erdem ve Doğan Coşar engelli! 

İmdi! 

19 Kasım’da Isparta’da Güleda Cankel daha 19 yaşındayken , bugünkü tarife göre özürlü ya da engelli olmayan, asla özel olamayacak Zafer Pehlivan tarafından 17 saat işkence yapılarak katlediliyor!   

Bu katilin avukatı, katilin az ceza alabilmesi için takım elbise giydirerek, onun aklının yerinde olup olmadığının tespiti için muayene isteyecek! Katilin verdiği ifadeye bakılırsa da hekimler aklı yerinde raporu düzenleyecekler! 

Sorarım size, siz hiçbir down sendromlunun böyle bir vahşiliğine tanık oldunuz mu? 

Bakınız Mâturîdî, aklı akdetmeyi tarif ederken “nazar” kelimesini de kullanmaktadır, çünkü insanda aklın bulunması yeterli değildir, önemli olan onun kullanılması dolayısıyla ondan faydalanılmasıdır. Şu halde Mâturîdî’ye göre işlevsel hale gelmeyen, kendisinden istifade edilemeyen akıl, bilgi kaynağı olma özelliğini de kaybeder şeklinde bir sonuca varılabilir. 

Velhasıl, bugün Dünya Engelliler Günü de acaba kimler için…?