Mehmet Akif Ersoy Doğdu! Siz neredeydiniz?

Ben size baştan söylemiştim ”Bu Aralık ayı zor geçecek” diye. Neyi yazacağımı şaşırdım.

Mesela bu yazı 20’sinde yazılmalıydı yani Pazar günü. Nerden bileydim ben Trabzonspor’un Antalyaspor gibi bir takımı 3-0 yeneceğini.
Ama demeden de geçemeyeceğim. Trabzonspor bu sezonun en güzel futbolunu oynadı.. Başında Sadi Tekelioğlu vardı, yine benim haklılığımın ispatıydı. Takılmayacağım bu Trabzonspor mevzusuna. Bu yazının 20’sinde yazılmamasının da bir hikmeti varmış.

20 Aralık Pazar günü, Bayrampaşaspor-Orduspor maçı ile başladı. Tribünler doluydu Ordulu hemşerilerimiz stadın bir kısmında, diğer kısmında ise Bayrampaşa spor taraftarları. Tribünlerde küfür yok bahardan kalma güzel bir günde centilmenlik içerisinde güzel bir futbol maçı seyrettik.

Oradan Fatih Sarıgüzel Mahallesi Balipaşa Caddesi Numara 61 de bir doğum günü kutlamasına geçtik. Kosova’nın İpek kasabasından İstanbul’un Fatih İlçesi'ne, bugünün ifadesiyle öğretmenlik yapmak için gelen Tahir Efendi'nin ve Buhara’dan Bursa’ya göç eden bir ailenin kızı Emine Şerif hanımefendinin oğulları Mehmet Akif Ersoy’un doğum gününe davetliydik. Günler öncesinde sosyal paylaşım sitelerinde doğum günü kutlamasının duyurusu yapılmıştı. Hatta kutlamayı tertip edenler “pasta mı kessek salep mi dağıtsak” tartışmasını yapmış, salep dağıtılmasında karar kılmışlar. Heyecanla doğum günü kutlamasının olduğu adrese geldik kalabalık bir topluluğun olacağını düşünüyor, “Acaba salep yetecek mi?” diyorduk. Bir avuç genç insan - ‘Asım’ın Nesli’’ tarifinde kendini bulmuş kiminin derisi kara, kiminin derisi beyaz- Osmanlı coğrafyasından doğum günü kutlaması için gelmişti. Bir müddet bekledik, öyle ya günler öncesinden duyuru yapılmıştı Milli Mücadelemizin abide şahsiyetlerinden İstiklal Marşı’mızın şairi Mehmet Akif Ersoy’un doğum gününe davet yapılmıştı. Bekledik, bekledik, bekledik!

TRT Haber kamerasının karşısında (sadece TRT Haber geldi!) sağıma baktım Somalili bir kardeşim soluma baktım Ganalı bir kardeşim. Sudanlı Zenci Musa’nın (tanımayanlar youtube’a ‘’Zenci Musa yazsınlar ve TRT’ nin yaptığı 12 dakikalık belgeseli seyretsinler) torunu da oradaydı. Hatta ‘’Kur'an-ı Kerim tilavetini ben yapmak istiyorum’’ diyerek atıldı ileriye! O yanık, o manalı sesiyle bize Kur'an ziyafeti tattırdı salepten önce. Kosovalı Mehmet Akif Ersoy’un hemşerisi elindeki kâğıdı okumadan irticalen konuşmaya başladı. Belli ki önceden hazırlık yapmış konuşma metnini kağıda dökmüştü. Oysa kâğıttan okumuyordu, içimden ezberinden konuştuğunu düşündüm. Konuşma bittiğinde hazırladığı metne baktım ilk satırlarını okudum devamını okumaya gerek yoktu. Konuşmanın ilk satırları ‘’Muhterem basın mensupları ve bu sokağı baştanbaşa doldurmuş olan Asım’ın Nesli kardeşlerim’’ diye başlıyordu. Oysa o çoğul ekinin karşılığı ‘’Asımın Nesli’’ yoktu! Karşıdaki apartmanın çam ağacı ile süslenmiş salonlarına gözüm takıldı, ışıl ışıl çam ağaçları!

20 Aralık 1873’te burada bir çocuk dünyaya geldi. Yedi düvelin şahdamarına çöktüğü bir milletin hürriyeti için gündüz demedi gece demedi, yağmur çamur demedi, ömür demedi ikbal demedi gayret etti! “Bu millete bir daha istiklal Marşı yazdırma Allah’ım’’ duasıyla milletin manifestosunu “Korkma” diyerek yazmıştı! Bu yazıyı  20 Aralık Pazar günü yazmış olsaydım ‘’Sarıgüzel Mahallesi Balipaşa Caddesi numara  61 ana baba günüydü’’ diyerek yazıya başlayacaktım. Tıpkı Kosovalı kardeşim gibi! Neredeydiniz?
Affınıza sığınarak beyan etmek istiyorum bendeniz de 20 Aralık doğumluyum. Biz yay burçları duygusal oluruz duygusallığıma sayın lütfen bu hislerimi.
20 Aralık 1873 Mehmet Akif Ersoy’un doğum günü yer Sarıgüzel Mahallesi Balipaşa Caddesi Numara 61 bir avuç inanmış insan Somalili, Sudanlı, Ganalı, Kosovalı, Kafkasyalı…

Bu kardeşlerimiz Mehmet Akif Ersoy’un yokluğunun ne demek olduğunu bilmişler ve oradaydılar!

Başım önde vitrinleri çam ağacı ile süslenmiş dükkânların önünden geçerek Tuzla Belediyesi İdris Güllüce Kültür Merkezi’ne yol almaya başladım. Telefonumun mesaj sesi geldi. Ordu Fatsa’da Asım’ın Nesli gencecik lise talebeleri toplanmışlar, Fatsa meydanında Mehmet Akif Ersoy dedelerinin doğum gününü kutluyorlardı ve fotoğraf paylaşmışlar! İdris Güllüce Kültür Merkezi'ne geldiğimde sayın Vehbi Vakkasoğlu ağabeyim Akif’i anlatıyordu. Sıra bizdeydi, ‘’Safahat Mehmet Akif Ersoy dönüyor ya siz neredesiniz’’ isimli oyunumuz başladı. Oyunumuz bitti selamlamaya çıktım arkamda bir ışık hissettim elinde bir pastayla genç bir kardeşim yanıma yaklaşıyor pastanın üstüne Mehmet Akif Ersoy ve Ahmet Yenilmez yazıyordu. Doğum günü kutlaması değildi ki derdi bir avuç inanmış insanın maksadı “Sarıgüzel”in unutulmasıydı!

Bugün, Abdullah’dan  olma Amine’den doğma efendimiz Hz. Muhammet Mustafa (S.A.V) doğum günü!

Hadi alınız seyyar satıcılardan kandil simitlerini gidiniz evlerinize toplayınız ailenizi başınıza ve O’nu anlatın: Alemlerin efendisi Hz. Muhammet Mustafa (S.A.V)!
Eğer O’nun doğum gününü de unutursak!..