Bir VAR’mış bir yokmuş

TÜRKİYE’DE eskiden bir hakem yaşarmış. Maçlarda öyle kararlar verirmiş ki, maçın şeklini şemalini değiştirirmiş. Kimbilir hangi şampiyonluklar, hangi takımlara gitmiş. Hep derlermiş ki, ya insan bu, hata yapar. Bu da güya hep hata yapmış. Sonra bu ülkeye VAR gelmiş. VAR gelince bu hakem göz göre göre önünde eliyle topu kesen adamı görmek için VAR’a gitmek zorunda kalmış. Sonra penaltıyı vermişşşş. Ve onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine. Öncelikle her 2 penaltı da doğru. Hangisi daha amatörce bilmiyorum. Ozan’ın penaltısı aslında Fenerbahçe’yi rahatlatmadı. Çünkü Fenerbahçe 1-0’ın takımı ve 11’e 10 takımı değil. Ya hemen 2-0 3-0 yapacak ya da 1-1’i kesin yiyecek. Ve yedi de. Yusuf’un becerisi ile güzel gol oldu. Burada çok kritik bir nokta var. Fenerbahçe’nin hızlı çıkan rakibe karşı hiç bir önlemi yok. 1-1’den sonra 2.penaltı hayat verdi. Ali Palabıyık nereye bakmaya gitti anlamadık. Kasımpaşa’nın golünde de el vardı. Bence VAR yine uyardı ama hakem VAR’a gidince puanı azalacağı için gitmedi. Yani kısacası şampiyonluklar masal gibi..Bir varmış, bir yokmuş. İkinci yarı da Fenerbahçe baskılı başladı. Ozan-Tolga-Gustavo’nun enterasan bir uyumu vardı. Dönerek oynamaları harikaydı. 57.dakikada Fenerbahçe’nin adam paylaşma sorunu baş gösterdi. 2-2 oldu. Ondan önce Yusuf zaten uyarmıştı. Hemen 58’de bence bir önceki golde hatalı olan Serdar 3-2 yaptı. Bir de gol çıkardı. İlginçtir, Fenerbahçe Gökhan Gönül-Lugano’dan beri kornerden faydalanamıyordu. Bugün 3 kornerden pozisyon yarattı. Herhalde artık bütün kornerleri Tolga’ya attırırsın hocam. Ve yıllar sonra bir ilk oldu. Basket takımı ile futbol takımı aynı gün yendi. Hayırlı kandiller.