Yayın Tarihi:
08 Aralık 2019 Pazar 08:00:00
Uruguaylı’nın gecesi
Tuzlaspor kupa yenilgisi iyice karamsarlığı itti Galatasaray camiasını, özellikle de Fatih Terim ve ekibine eleştiri dozunu arttıran taraftar gurubunu. Peki sorarım, “Bu maçta sizin görmenizi istediğiniz oyuncular ve 11 sahadaydı. Bir genç Emin dışında kim ne yaptı? Cevap verecekler yine bir bahane bulur! Aradan 3 gün geçti bu duruma nokta koyup, Galatasaray’ı apaçık ortaya çıkaracak 5 maça dönük çok önem bilgi aktarayım. Devre bitimine dek 4 maçın 3’ünü evinde (Alanyaspor, Ankaragücü, Antalyaspor) 1’ini Göztepe ile deplasmanda oynayacak ve 2. Yarının ilk karşılaşmasını da yine Denizlispor’la evinde oynayacak. Evet ilk maç biraz sonra Türk Telekom’da huzurlarınızda. Alanyaspor eksilen formsuzluğunu 2 maçtır üstünden attı. Erol Bulut takımına güveniyor, hatta 3 puan çıkaracaklarına vurgu yaptı. Fatih Terim, sert sözlerini önceki gün özel konuştuğumda terk edip, ondan bilgiyle yazdığım üzere 5 maçın önemini belirtmiş ve bekle gör demişti. Maçın başlamasıyla saldırıya geçti Galatasaray. Tempo çok yüksekti; anlaşılan Florya’da çok fırça yemişlerdi. 5’te Adem Büyük şık bir gol attı ama VAR’a takıldı. Alanyaspor’un hızlı çıkışları para etmiyordu; Galatasaray’ın öne açılımları ve şok baskıları karşısında. Tribünler küskün, boşluklar fazlaydı. Ama destekleri üst düzeydeydi. Belhanda’nın penaltı golü sonrası daha etkin, istekli oyun 42’ye kadar sürdü. Marafona üst üste kurtarışlarıyla ilk yarıyı 1-0’da tutarken, Alanyaspor sadece 45-48 arası gole yönelik gözüktü. Galatasaray baskın oyununu sürdürürken, Lemina da liderliği ele aldı. Bu arada Falcao da kenarda ısınma turlarındaydı. O da ne Alanyaspor, birden 5. vitese taktı. Ardı ardına goller kaçırıyorlardı. Muslera 1,2,3,4 devamlı kurtarıyordu. Hele Bekastas’ın kafasına bir uzadı ki, tribünler 2-3 dk Muslera sesleriyle inledi. Ve nihayet 77’de Falcao girdi tribünler daha bir şenlendi. Vay anam vay 80’de Muslera inanılmaz bir gol daha çıkardı. Çok bunaldı Galatasaray ama kaptanları direniyordu, pes etmiyordu. Bu 3 puanı Muslera’ya ve bitmeyen enerjisiyle Lemina’ya yazıyorum. Unutmadan, hocam kaldı 4 maç…