Ve geldik Bayram’a!... Hazırlıklar son haftanın başından itibaren başladı… Alış-verişler canlandı, çarşılar dolup-taşmaya başladı!...
Bırakalım bu şeklî şeyleri de, gelin şöyle semaya tırmanalım ve şu İslam coğrafyasına çıplak gözle yukarıdan bir bakalım:
Kan, gözyaşı… birbirine karışmış!...
Açlık-yoksulluk ve hemen yanı başında zenginlik, şatafat ve israf!...
Bu kan ve gözyaşı, bu güne has değil… tam 150 yıldır İslam coğrafyası bu kan ve göz yaşı bataklığında!...
Çaresizlik ve acı!... birbirlerini ne kadar da tetikleyen iki zıt kutup!...
Oruçlu olduğumuz gün, hangi an ve dakikada bunu düşündük diye sormaya bile gerek yok!... İslam coğrafyasının sokaklarında peş peşe bombalar patlarken, masumların kol ve bacakları havada uçuşurken, el kadar masum bebekler öksüz ve yetim kalırken, yıkılan enkazın altından acı içinde çıkarılmaya çalışılırken, Müslümanlar iftarda hangi “hurma” ile iftarını açmanın hissiyatıyla market raflarına göz gezdiriyorlardı!...
Böyle Bayram yazısı olur mu hocam! serzenişinde bulunanlar olacaktır!... Bunu biliyorum ve zaten bu nedenle yazıyorum!...
Bayramlar, bize haram oldu… hem de 150 yıldır, haram oldu!...
Rahmetli Akif bir asır öncesinden Araf Suresi’nin 155. Ayetini (İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden, bizi helak eder misin Allah’ım!) hatırlatarak, bu acı tabloyu çizer:
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.