Yayın Tarihi:
19 Mayıs 2019 Pazar 08:00:00
Hedefsiz bırakılanlar
Beşiktaş'ın dün akşam bize izlettiği keyifsiz futbolu, iki farklı açıdan analiz etmek lazım. Bülent Yıldırım’dan önce ve Bülent Yıldırım’dan sonra izlediğimiz Beşiktaş’ta fark, Quaresma’lı ve Quaresma’sız Beşiktaş kadar fazla. Nerede o 3 hafta önce yarın yokmuş gibi oynayan, tempo yapan Beşiktaş, nerede dün akşam özellikle ilk 45 dakika izlediğimiz adım atacak hali kalmamış Beşiktaş. Bunun teknik ya da taktik analizi mümkün değil. Eğer siz bir insanı ya da topluluğu hedefsiz bırakırsanız, adalete olan inancını sorgulatmaya başlarsanız ve en önemlisi kendilerini savunacak kimse olmadığına inandırırsanız, sahada böyle bir oyuncu grubu izlersiniz.
“Abi halâ mı Bülent Yıldırım ya hu” diyorsun farkındayım. Bir bu kadar daha yazıp, anlatsam bu düzen değişmez. Her sene Beşiktaş bu kirli ve çürümüş sistemin içerisinde un ufak ediliyor. Konuşanı, yazanı garipsemek, bu düzene sessiz kalanlarla ortak hareket etmektir. İşte bu yüzden bu senenin seçilmiş kahramanı Bülent Yıldırım'ı yazmak amme hizmetidir. Kimse sormuyor! Tıpkı geçen sene Sn.Cengiz’in “Artık derin Galatasaray devreye girmeli” açıklamasını soramadıkları gibi kimse yazmıyor. Yazmayınca, Sn.Cengiz’in açıklamalarının dozu her defasında biraz daha artıyor. Mesela dün katıldığı bir organizasyonda sarf ettiği sözler. Ya da Sn. Albayrak’ın 1 ay önce itiraf gibi yaptığı VAR açıklamaları. Her defasında biraz daha garip ifadeler ortaya çıkıyor. Halâ kimse yazmıyor, sormuyor, sorgulayamıyor. Maç mı? Kusura bakmayın. Sorun bende değil, sorun bizi futbol konuşamayacak bu düzene mahkum edenlerde.