Enerji merkezi İstanbul

Başkan Erdoğan, İstanbul Finans Merkezi'nde aynı zamanda İstanbul Enerji Merkezi oluşturulması için uluslararası düzeyde bir çalışma başlattıklarını açıkladı. Erdoğan, "Türkiye'yi küresel enerjinin merkezi haline getirme hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. İstanbul'daki Finans Merkezimiz gibi doğalgazla ilgili de bir merkez kurma planımız var" dedi.

Haberin Eklenme Tarihi: 6.09.2023 07:30:00 - Güncelleme Tarihi: 6.09.2023 07:30:00
ABONE OL

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le Soçi'de bir araya geldiği Rusya ziyareti dönüşünde uçakta gündeme dair değerlendirmelerde bulundu:

TAHIL KORİDORU: Birleşmiş Milletler (BM), katkılarımız neticesinde Karadeniz Girişimi'nin yeniden canlandırılmasının önünü açacak yeni bir paket hazırladı. Bu yeni öneriler paketinin teknik boyutunu Dışişleri Bakanım Moskova ziyareti sırasında Rus mevkidaşı Lavrov ile görüştü. Ben de konuyu bugün Sayın Putin ile ayrıntılı şekilde değerlendirdim. İnşallah kısa sürede beklentileri karşılayacak güzel bir neticeye varacağımızı da inanıyorum.

RUSYA'NIN İKİ İSTEĞİ VAR: Rusya'nın iki özel isteği var. Birisi Rus tarım bankasının SWIFT sistemine bağlanması. Rusya senede 120-130 milyon ton tahıl ihracatı yapıyor. Satışın devamı için iki şeyin hayata geçmesi lazım. Birincisi satış sonucu parayı alması gerekiyor, ikincisi de gemilerin Avrupa veya başka limanlara mal taşıyabilmesi için sigorta edilmesi şart. Yaptırımlardan dolayı İngiliz merkezli sigorta şirketi, gemilerin sigortasını yapmıyor. Rus bankalarının SWIFT sisteminden çıkartılması nedeniyle de para transferi olmuyor. Şimdi BM biraz geriden Türkiye'nin de sürekli katkısıyla süreci bir noktaya getirdi. 28 Ağustos'ta BM Genel Sekreteri Gutteres, gönderdiği mektupta, Rusların istediği gibi direkt SWIFT değil ama SWIFT işleminden kaynaklanacak bir aracılık mekanizması teklif etti. Sigorta meselesi için de çalışmaları olduğunu söylediler.

BATI'NIN TAVRI: ABD Dışişleri Bakanlığı'nın "ABD ve BM, hayat kurtaran tahıl girişimine aracılık çalışmaları nedeniyle Türkiye'ye minnettardır" diye bir açıklaması var. Ancak gerek SWIFT olayı gerekse sigorta konusunda, Batı, Rusya'ya çok değişik bir bakış sergiliyor. Bir de tahılın yüzde 44'ü Avrupa'ya gidiyor. Putin, "Avrupa verdiği sözleri yerine getirmeden ben de adım atmayacağım" diyor. Ama şimdilik 1 milyon ton tahılı 6 ülkeye göndermeyi düşündüğünü söyledi. "Katar ile beraber bunu bir görüşelim" dedi.

ENERJİ MERKEZİ: Türkiye'yi önce bölgesinin sonra da küresel enerjinin merkezi haline getirme hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. Türkiye-Rusya enerji ilişkisini ülkelerimiz menfaatlerine sürdürmekte kararlıyız. Bu konuyla ilgili Türkiye olarak değişik bir plan sunuyoruz. İstanbul'daki Finans Merkezimiz gibi, Londra'da, Hamburg'da belli işler için kurulmuş merkezler örneğinde olduğu gibi doğalgazla ilgili de bir merkez kurma planımız var. Bu merkezi de sadece doğalgaza hitap eden değil, enerjiye, madenciliğe hitap eden bir merkez olarak planlıyoruz. Bu işi finansın, paranın merkezinde örgütleyebiliriz.

AĞIRLIĞIMIZI HİSSETTİRİYORUZ

AFRİKA'DAKİ DARBELER: Afrika ülkelerinin takındığı bir tavır var. Diğer taraftan diriliş halinde olan ülkeleri, direnen ülkeleri susturmak, durdurmak için adım atan ülkeler var. Mesela İngilizlerin tavrı... İngilizlerin Rusya ile münasebetlerinin nasıl olduğunu biliyoruz, tamamen ters. Bir taraftan da Kıbrıs'ta bize de çelme takmaya çalışıyorlar. Bu konuyu da Sayın Putin ile ele aldık. Rusya'nın Kıbrıs'a ofis açma olayındaki duruşu, Kıbrıs ile ilgili gelişmeler ve şu anda tahıl koridoruyla ilgili gelişmeler Türkiye'nin bölgedeki ağırlığını her şekilde hissettirmekte.

YEREL SEÇİMDE CUMHUR İTTİFAKI

Yerel seçimlere dair Cumhur İttifakı olarak istişarelerle yol alıyoruz. 81 vilayeti masaya yatırıp nerede, nasıl, kimle kazanırız, bunların hepsini konuşacağız. Görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız bunları beraberce görüşecekler, nihai kararları da biz vereceğiz. Devlet Bey ile son görüşmemizde de bu işleri en güzel şekilde ele aldık. Devlet Bey'in de hitabıyla 'koçbaşlarını belirleyip' yola öyle devam edelim. Cumhur İttifakını en iyi temsil edecek, ilkelerimizi yerelde yaşatacak adaylarla milletimizin karşısına çıkacağız.

SURİYE İLE NORMALLEŞMENİN 3 ŞARTI:

TERÖRLE MÜCADELE, SİYASİ SÜREÇ VE GÜVENLİ DÖNÜŞ

ESED TRİBÜNDEN SEYREDİYOR: Esed bizim normalleşme ile ilgili Türkiye-Rusya-İran-Suriye formatında atılan adımları maalesef tribünden seyrediyor. Terörle mücadele, siyasi süreç, sığınmacıların güvenli, gönüllü ve onurlu dönüşleri kapsamlı şekilde dörtlü dışişleri bakanları toplantısında ele alınıyor. Bu başlıklarda ilerleme kaydedilirse Suriye rejimiyle de ilişkilerin normalleşmesi mümkündür. Bunun yanı sıra, gönüllü ve güvenli geri dönüşler için gerekli koşulların oluşturulması ve BM himayesindeki siyasi sürecin canlandırılmasıdır. Sınırlarımızı ve vatandaşlarımızı tehdit eden terör unsurları bertaraf edilmeden, nüfus hareketliliği riskleri ortadan kaldırılmadan, bizim güvenliğimizi ön planda tutan yaklaşımımızın değişmesi söz konusu değildir.

KERKÜK'ÜN TAKİPÇİSİYİZ: Kerkük konusunda gerek Dışişleri Bakanım Hakan Fidan gerekse istihbarat birimlerimiz konuyu sıkı takip ediyorlar. Irak Başbakanı Sayın Sudani ve Barzani ailesiyle, oradaki muhataplarıyla yapılan görüşmeler neticesinde şu anda Kerkük'te nispeten sakin bir hava var. Fidan'ın İran'da yaptığı açıklamalar neticesinde bugün itibariyle hava sakin gözüküyor. Konuyu takip ediyoruz. Bölgenin barış ve huzuru için Kerkük'ün yapısını bozacak faaliyetlerden uzak durulmalı. Kerkük'ün yapısını bozacak her eylem, Irak'ın bütünlüğünün bozulması demektir. Bu coğrafyanın huzurunun, bütünlüğünün bozulmasına izin vermeyeceğiz.

AŞİRETLER YERLİ, YPG TERÖRİST

HEM MİLLİ HEM YERLİ: Ben şöyle kısa bir özet açtım ve Suriye'deki bu gelişmelerde PKK'ya YPG'ye karşı artık Arap aşiretlerin bir bütün haline geldiğini, Arap aşiretlerin güçlendiğini görüyoruz. Sayın Putin de bölgenin sahipleri olarak Arap aşiretlerinin bir araya gelerek, terör örgütüne karşı mücadele vermesinin önemli olduğunu söyledi. Şu anda yaşanan, Arap aşiretlerinin birlik, beraberlik içerisinde kendi topraklarına sahip çıkma adımıdır. Arap aşiretler oraların gerçek sahipleridir. Ne PKK ne YPG buraların sahibi değil, bunlar sadece terörist. Aşiretlerin bir araya gelmek suretiyle PKK'ya, YPG'ye karşı koydukları tavır, haysiyetli bir onur mücadelesidir. Hem millidir hem yerlidir.

ABD BUNU GÖRMELİ: Terör örgütünün bölge halkı için ne kadar büyük bir tehlike olduğu bir kez daha görülmüştür. Bir terör örgütünü başka bir terör örgütüyle yok etmenin de mümkün olmadı umarım görülmüştür. Terör örgütü PKK/YPG'nin, terör faaliyetleriyle bölge halklarına yaşam hakkı tanımadığını, bu örgütlere destek veren ülkelerin görmesi gerekir. ABD ve Rusya'ya PKK/YPG'nin terör faaliyetleri ve ülkemizi tehdit eden faaliyetlerine yönelik bilgilendirmeleri sürekli yapıyoruz. Deyrizor'daki petrolün kontrolü için bu terör örgütünün yapmayacağı katliam, terörist faaliyet yoktur. ABD'nin bu terör örgütüne yaptığı mühimmat ve silah yardımının bölgenin huzuruna hizmet etmediği görüldü. Terör örgütüne verilen her silah, bölgede akan kanın sürmesine, Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün bozulmasına hizmet etmektedir.

KILIÇDAROĞLU MİLLİ İRADEYE SAYGISIZ

(CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 'Kitleler Sayın Erdoğan'a oy veriyorsa o kitlenin sorgulanması gerek. Toplumsal sorunumuz vardır' dedi) Burada akli bir sıkıntı var. Sen kalkıyorsun 11, 12 yenilgi alıyorsun ve yenilgiden sonra hala faturayı millete kesiyorsun. Millet seni istemiyor. Kaç tane masa kurarsan kur, senden bir şey olmaz. CHP Genel Başkanının demokrasi anlayışına bir kez daha üzülerek şahit oluyoruz. Milli iradeye saygısız bir kişilik olarak yaptığı açıklamalar nedeniyle CHP'ye gönül veren vatandaşlarımı incitiyor.

ÇİFTÇİLERE 11.5 MİLYAR LİRALIK DESTEK

Başkan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalar yaptı.

YENİ ANAYASA: Türkiye'yi darbe anayasasından kurtarıp, demokrasimize yakışır sivil anayasaya buluşturma çabasını ittifak ortaklarımızla istişare içinde başlatacağız.

YAKIT FİYATLARI: Petrol fiyatlarında her artış etiketlere aktarılırken düşüşler görmezden geliniyor. Aynı ürün ve hizmetin farklı yerlerde makasın çok açıldığı durumlar var. Kur ve enflasyonun ötesinde bir fiyatlama güdüsüyle karşı karşıyayız.

METRODA TACİZ: Siyasi ve ekonomik manipülasyonları aşan insanlarımızın günlük hayattaki hak ve özgürlükleri hedef alan nobranlıklaklarla karşılaşmaya başladık. Kültür, sanat ve spor gibi alanları bozgunculuk aracı haline getirmeye kalkanlar olduğunu görüyoruz. Sırf yabancı, başka dil konuşuyor diye, başını örtüyor, çarşaflı, başörtülü, sakallı, takkeli kişilere laf atmak asla kabul edeceğimiz davranış değildir. İşine geldiği zaman başörtülüyü yanına al, öte yandan Marmaray'da başörtülü hanımlara hakaret et. Herkes, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olsun olmasın tüm bireylerin var olma, kendini ifade etme hakkına ve oy tercihlerine saygı göstermek mecburiyetindedir. Bu faşist zihniyet yargı önünde hesap vermeye mahkumdur. Milletin size attığı şamardan hala ders almadınız.

IRAK VE SURİYE: Gerek bölgedeki aktörler gerek bölge dışındaki aktörler şu tarihi hakikatleri kabul etmek durumundadır. Irak ve Suriye'yi içine alan coğrafyanın demografik gerçeklerini dikkate almayan hiçbir tasarrufun başarı şansı yoktur.

MESCİD-İ AKSA: Mekke'deki Kabe ve Medine'deki Mescid-i Nebevi'den sonra üçüncü kutsal mabedimiz Mescid-i Aksa sık sık kirli postalların tacizine uğruyor.

CEP TELEFONU VE EVLİLİK KREDİSİ: Yüksek öğretimde olan öğrencilerimize taahhüdümüz olan konuyu değerlendirdik. Nihai çalışmaya göre bir sonraki toplantımızda her iki konuyla ilgili detayları gençlerimizle paylaşacağız. Evlenecek gençlerimize kredi meselesi yakın takibimizdedir.

ÇİFTÇİYE MÜJDE: Çiftçilere desteklerimizi verimliliği esas alan yaklaşımla sürdüreceğiz. Bir müjdemizi çiftçilerimizle paylaşmak istiyorum. 2024 Mart ayında ödenecek olan buğday, arpa, yulaf, çavdar, çeltik üreticilerimizin mazot ve gübre desteklerini 2023 ekim ayından itibaren hesaplarına tanımlayacağız. Ödemeyi öne çekerek üreticilerimizin yanında olacağız. 11,5 milyar lira destek sunacağız.