Örnek alınacak azim

Yaşadığı tüm zorluğa rağmen bomba ve silah seslerinden uzak ailesiyle huzur ve güven içerisinde Türkiye'de sanatını icra etmenin mutluluğunu yaşayan Derviş, çalışma azmiyle çevresine örnek oluyor.

Türkiye'deki başka bir sığınmacı ailenin önerisi üzerine Elazığ'a gelerek önce Salıbaba daha sonra Ulukent Mahallesi'nde kiraladığı evde eşi ve 2 çocuğuyla yaşayan Derviş, kas hastalığı sonucu geçirdiği felç nedeniyle vücut hareketlerinin yüzde 95'ini kaybetti. Tekerlekli sandalyeye mahkum yaşayan Derviş, Türkiye'de ailesinin geçimini sağlayabilmek için tek eliyle tuval üzerine yağlı boya resim ve hat çalışmaları yapıyor. Yaptığı tablolarla ailesinin geçimini sağlayan Derviş, çevresinin takdirini topluyor. Yaşadığı tüm zorluğa rağmen bomba ve silah seslerinden uzak ailesiyle huzur ve güven içerisinde Türkiye'de sanatını icra etmenin mutluluğunu yaşayan Derviş, çalışma azmiyle çevresine örnek oluyor. Derviş, bilgisayar mühendisi olarak Halep Belediyesinde çalışırken 31 yıl önce geçirdiği kas hastalığı sonucu felç olduğunu, vücut hareketlerinin yüzde 95'ini kaybettiğini belirtti.

Malulen emekli olduktan sonra boş vakitlerini değerlendirmek için daha küçük yaşlarda edindiği deneyimle hat ve yağlı boya resim çalışmalarına ağırlık verdiğini ifade eden Derviş, Suriye'de çok sayıda sergi açtığını ve ödüller aldığını anımsattı.

Savaştan kaçarak Türkiye'ye geldiğinde tüm eserlerini geride bırakmak zorunda kaldığını dile getiren Derviş, evleri bombalandıktan sonra da tüm eserlerini kaybettiğini anlattı. Elazığ'a yerleştikten sonra bir süre hayırseverlerin yardımlarıyla hayata tutunduklarını dile getiren Derviş, daha sonra kendi ayaklarının üzerinde durabilmek için hayırseverlerin desteğiyle aldıkları malzemelerle tablo yaptığını ve bunları satmaya başladığını bildirdi. Derviş, tablolarını yaparken eşi ve çocuklarının çalışma masasını hazırladığını belirterek, şöyle devam etti: "Sağ elimi güçlükle hareket ettirebildiğim için 1 günde yapacağım bir tabloyu 4-5 günde ancak yapabiliyorum. Bu yüzden daha fazla tablo yapmak için gece gündüz çalışıyorum. Yaptığım tabloları satarak ailemin geçimini sağlıyorum. Türkiye'ye minnettarız, bizlere kucak açtılar, Türkiye sayesinde bugün hayattayız."

Derviş'in oğlu Salih Derviş (17) ise ülkelerindeki iç savaşta bir çok akrabalarını kaybettiklerini, kendilerinin Türkiye'ye gelebildikleri için çok şanslı olduklarını söyledi. Türkiye'de huzur ve güven içerisinde yaşadıklarını vurgulayan Derviş, "Suriye'de kalsaydık bugün hayatta olamayabilirdik çünkü savaş çok şiddetliydi. Babam Türkiye'de daha rahat hat ve resim yapabiliyor, huzurluyuz, bize kucak açtığı için Türkiye'ye çok teşekkür ediyoruz." ifadelerini kullandı. Derviş'in kızı Miran Derviş (13) de babasının engeline rağmen kendilerine bakabilmek için çok büyük gayretlerle tablolar yaptığını belirtti.