Yayın Tarihi:
14 Nisan 2024 Pazar 07:24:00
Distopya
Çılgınlıklar çağını yaşıyoruz diyoruz sık sık. Hakikaten yaşadıklarımız, gördüklerimiz velhasıl şahit olduklarımız, kıyamet alametleri gibi. Yiyeceklerle oynuyorlar, sağlıkla oynuyorlar, doğal olan hiçbir şey bırakmamaya yemin etmiş gibi adeta birileri. Daha birkaç yıl öncesine kadar şu an olan olayları öngörüleriyle ve kişisel araştırmalarıyla deklare eden kişilere, deli gözüyle bakılıyordu. Lakin günümüzde yaşananlar ne kadar haklı olduklarını gözler önüne seriyor. Şahit olduklarımız, dünyamızı tamamen bir distopyaya çevirmiş durumda. İlk karşılaşıldığında deli saçması gözüken her şey, birer birer gerçekleşiyor. İşin acı tarafı bu manyaklıklara karşı da hiçbir şey yapamıyoruz. Elimizden gelen tek şey, sosyal medyada paylaşım yapmak. Ama, neye çare ki...
Birazdan okuyacaklarınız ise yeni bir manyaklık değil. Sadece bu manyaklık lobilerinin karşısında, kendince durmaya çalışan birine daha, ne olduğunu ve neden olduğunu okuyacaksınız. Uzun zamandır X platformunda takip ettiğim, "Dijital Baba" mahlaslı Orhan Toker'in paylaşımlarının çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Ebeveynler için birer kılavuz olması gerektiğini düşündüğüm ve aklı başında insanların da kendisine teveccüh gösterdiğini görmek beni ziyadesiyle sevindiriyor. Orhan Bey, çok önemli bir rapor da yayınladı. Benim evlatlarım artık yetişkin insanlar, lakin torunlarım var ve gelecek onlar için hiç de parlak gözükmüyor. İnsanlık geliştikçe dünyamız kararmaya başladı ve galiba adına gelişmişlik dediğimiz bu kavram, insanlığın sonunu getirecek. Gelecekten ümitli olmayı kendime şiar edinmiş, ümitsiz olmanın insanın kendine yapabileceği en büyük kötülüklerden biri olduğunu düşünmüşümdür hep, lakin artık idrak sınırlarını zorlayan hadiselere şahit oluyorum.Mesela, çocuk yaşta kişilerin cinsiyet değiştirme ameliyatlarının yaygınlığına, daha önce bir yazımda değinmiştim. Gelin, Orhan Bey'in paylaşımına bir göz atalım o zaman:
"Dr. Hillary Cass bir İngiliz çocuk doktoru. Uzmanlığı engelli çocuklar. Dr. Cass 4 yıldır bir dosya üzerinde çalışıyor. Konusu tüm dünyada moda olan ergen çocukların cinsiyet dönüşümü, hormon bloklayıcı kullanımı, sakat bırakan dönüşüm ameliyatları ve bunları destekleyen klinikler."
Dr. Cass raporunu tamamladı ve geçtiğimiz hafta "Cass Review" adı altında yayınladı. Size 388 sayfalık raporu en basit şekliyle 5 maddede özetlemeye çalışacağım:
1) TRANS çocuk diye bir şey yoktur. Ergenlikte çocuklar cinsiyet ve vücut hoşnutsuzluğu yaşarlar ve bu gayet normaldir.
2) Ergenlik doğal bir süreçtir ve bir sağlık sorunu değildir.
3) Çocuklar üzerinde kullanılan hormon bloklayıcılar sağlığa zararlıdır ve kansere kadar bir çok yüksek olasılıklı riski vardır. Hormon bloklayıcıların etkileri geri çevrilemez.
4) Çocukların sağlıklı cinsel gelişimi normal bir süreçtir ve bu sürece müdahale etmek onlara zarar verir. Özellikle sosyal medya bu süreçte çok zarar vermektedir.
5) Çocukların ihtiyacı olan şey geri çevrilemeyen dönüşüm ameliyatları ve hormon bloklayıcılar değil psikolojik destektir.
Özetle, ÇOCUKLARI RAHAT BIRAKIN, demiş!
Dr. Cass ayrıca, İngiltere'de faaliyet gösteren çocuk cinsiyeti dönüşüm kliniklerinin çocuklara doğru tedaviyi uygulamadıklarını, para karşılığında sonradan pişman olmayı engelleyecek psikolojik değerlendirmelerin atlandığını, pişman olan çocukların verilerinin tutulmadığını ve olumlu örneklerin öne çıkarıldığını da raporunda yazmış.
Dr. Cass'a bu süreçte ne olmuş dersiniz? Üyesi bulunduğu tüm tıp birliklerinden uzaklaştırılmış. Çalıştığı St. Thomas Hastanesi'nde itibarı düşürülerek zorunlu emekliye ayrılmış. Kim yapmış bunları? Özgürlükçü LGBT suç örgütü elbette.
Ben LGBT'ye terör örgütü derken, bozulanlar var. Bu terör örgütünün torbacıları çocuklara hormon bloklayıcı tavsiye eden eylemleri var (evet yürüyüş falan yapıyorlar). Bu eylemler aynı zamanda, sosyal medyada da paylaşılıyor ve algoritma bunları çocukların önüne kasıtlı olarak çıkartıyor.
Sosyal medyadan bir örnek daha verelim. Bir güzel kız çocuğu var adı Seraphina Rose. Ben Afleck'in ( ünlü Hollywood oyuncusu) birinci eşinden olan kızı. 15. yaşında TRANS olduğunu ve adını Fin olarak değiştirdiğini ilan etti. Sıradan bir çocuk böyle bir ilanı hem de kürsüde konuşarak yapabilir mi? Elbette, bir ünlünün çocuğunu konuşturacaklar.
Ünlü demişken, bunlardan bizde de var. Oje süren, ruj süren, tütü giyen, etekle sokaklarda dolaşan ünlüler. Örgüt paçavrasıyla sahneye çıkan ünlüler... Çocukların sevdiği ünlüler...
LGBT terör örgütünün taktiğidir. Ünlüleri kullanır. Hem popüler oldukları için dokunulmaz olurlar, hem propagandalarını yaymakta kullanışlıdırlar hem de onları parayla satın almak kolaydır.
Parayla satın alınamayan ünlüler de var. Bir tanesi de J. K. Rowling, meşhur Harry Potter'in yaratıcısı ve dünyanın en zengin yazarlarından biri olan yazar hanım. O da 18 yaş altında çocukların sakat bırakılmasına, büyük travmalara yol açacak geri dönüşü zor işlemlerin çocuklar üzerinde uygulanmasına karşı. Elbette, bedelini ödemek zorunda.
İlk olarak ünlü ettiği aktör Daniel Radcliffe (Harry Potter'i oynayan) ve aktris Emma Watson (Hermoine'yi oynayan) Rowling'e karşı paylaşımlar yaptılar. Daha sonra ülkesi İskoçya'da hakkında yakalama kararı verildi. Suçu Transfobik olmak. İskoçya başbakanı kim? Hamza Yusuf! Kim bir Müslümanı hristiyan ülkeye başbakan seçer? Onu kullanışlı bulan küreselciler tabi ki.
Dr. Cass'a geri dönelim. Dr. Cass sadece çocuklar üzerindeki zararları incelememiş, çocuklara zarar veren bu oluşumların ciddiyetiyle bilinen İngiliz tıp camiasına nasıl girdiğini de araştırmış.
Hafızamızı biraz tazeleyelim mi? 2023 Ağustos'unda İstanbul Üniversitesi akademik kadrosunda yer alan 11 doktorun 18 yaşın altındaki 22 çocuğa tıbbi ve kanuni ilkelere aykırı olarak ergenlik durdurucu hormonlar verdikleri iddiası patladı. İlgili doktorlar için soruşturma devam ediyor.
Yani, LGBT terör örgütü sadece yurtdışında faaliyet göstermiyor, ülkemizde de ellerini kollarını sallayarak geziyorlar. Özellikle akademik birimleri esir almış durumdalar.
Son olarak sizlere, ETSY alışveriş sitesinde TRANS çocuklar için satılan meme kapatıcı sütyeni söyleyeyim. Binder'de deniyor. Kız çocuklarının memelerinin gelişimini olumsuz etkiliyor ve meme kanseri riskini artırıyor. Açın Trendyol'a bakın "Binder Göğüs" korsesi diye. Para her yerde tatlıdır.
Ülkemizde bir sürü gazeteci var. Bir sürü çocuk istismarı derneği var. Bir sürü psikolog, bir sürü psikiyatrist var. (Bir kaç tanesi hariç) Hiç gördünüz mü bu işlere bulaşanı? Bulaşmazlar. Çünkü, bulaşanı yakar bu teröristler.
Kendimden bahsetmeyi çok sevmem. Bugün gerekli olduğu için bahsedeceğim. Dr. Cass'ın 338 sayfalık raporunda yazdıklarını 4 yıldır yazıyorum. Röportaj için peşimden koşan TV ve Internet habercileri, "bu konuyu konuşalım" dediğimde ortadan kaybolur. Dediklerimin aynını düşünen ünlüler hesabımı takip etmekten korkar. Etkinliklerim iptal olur, iş birlikleri azalır.
Bu terör örgütünün bilmediği bir şey var. Parayla işim olmaz. Şan şöhret takıntım yok. Bana yobaz ya da homofobik demelerine tınlamam. Tınladığım şey çocukların çıkarıdır, kendiminki değil...
Sen çok yaşa Orhan Bey emeklerine sağlık. Unutma onların planları varsa, Allah'ında bir planı var!
Hayırlı Pazarlar...