Yayın Tarihi:
16 Eylül 2019 Pazartesi 08:00:00
Kaçan balık büyük olur
İLK 45 dakikada iki golün yanı sıra her iki takımın kalesinde de pozisyonlar oluştu. Hem Trabzonspor hemde Gençlerbirliği’nin ortaya koyduğu futbol herkesi doyurdu ve göze hoş gelen bir görünüm verdi.
Sahaya 4-3-2-1 sistemiyle yayılan ev sahibi takım Novak’ın şık kafa vuruşuyla 1-0 öne geçtiği maçın ilk yarısında kalesinde Ankara ekibi, önemli silahlarından Sio ile mutlak pozisyonlar buldu. Bu pozisyonlarda Trabzonspor’un genç kalecisi Uğurcan’ın kurtarışları gole imkan vermedi. Gençlerbirliği file bekçisi Ertaç da önemli ataklarda kalesini iyi korudu.
Trabzonspor’da kaptan Sosa forvetin arkasında hücuma yönelik oynadı. Yanında A. Parmak ve Obi Mikel vardı. Ancak Ankara ekibinin 44. dakikada Stancu’nun ayağından kazandığı golden önceki pozisyonda Sosa’nın topu rakibine kaptırmasını Trabzonspor’a pahalıya mal oldu. Bordo-Mavililer’in hücumda çoğalamaması ve tek hücum oyuncusu gözüken Sörloth’un hala takım ile uyum sağlayamaması başlayan atakları ise ne yazık ki söndürdü.
Gençlerbirliği takımı katı savunma anlayışı içinde olmaması ve topu orta alanda çok iyi çevirmesi ligdeki bulunduğu durum ile bana göre ters orantılıydı. Sio ve Candeias takımını sırtlayan isimlerdi. Tabii ki bir gerçek ise Karadeniz takımı, A. Ömür ile Ekuban’ı çok aradı.
Trabzonspor ikinci yarının başında kazandığı penaltıdan tekrar öne geçtikten sonra oyunu Başkent takımına teslim etti. Fırtına, bu yarıda Norveçli oyuncu Sörloth ile girdiği tam 4 net gol pozisyonunu cömertçe harcayarak bordo-mavili ekibinin ipini çekti. Anlara takımın oyunun son dakikalarında kazandığı gol öncesi Sturrıdge’ye orta alanda yapılan bariz faulü görmezden gelen hakem Mete Kalkavan çok iyi yönettiği karşılaşmanın sonucuna etki yaptı. Gençlerbirliği oyundan düşmedi. Ancak yorulan Trabzonspor’da teknik direktör Ünal Karaman’ın orta sahaya geç müdahalesi kaçırılan 2 puanın nedenlerinden biri olsa gerek.