Ünal Hoca’nın hiç suçu yok mu?

Galatasaray'ın 2, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın 3 puan olmak üzere 8 puan bıraktığı haftada dün geceki Trabzonspor ile Denizlispor arasında oynanan karşılaşma ligin zirvesi ve de Trabzonspor açısından önemli bir 90 dakika olmuştu. Karadeniz Fırtınası 3 puan kazandığında haftayı 11 puanla kapatarak çok önemli bir avantaj elde etmiş olacaktı zirve koltuğunda. Puan veya puanlar yitirdiğinde ise eline geçen önemli bir avantajı kaybetmiş olacaktı. Ve de öyle oldu. Fırtına’ da kendi evinde kaybetti. Futbolcular sahaya çıkmadan önce böyle bir avantajı ellerini tersiyle iterler miydi? Ancak Trabzonspor’un eski maçlarına baktığımızda ezeli rakiplerinin puan veya puanlar kaybettiği birçok zaman Bordo-Mavililer de kaybetmişti. Ünal Karaman'ın ilk 11’inde en büyük zaaf ve riskli konum ise Sosa ve Mikel gibi savunması çok zayıf oyuncuların orta sahada birlikte oynamasıydı. Denizlispor, Yeni Malatyaspor’un Beşiktaş’a uyguladığı rakibini kendi sahasında oyunun hemen hemen aynısını gerçekleştirdi teknik direktör Mehmet Özdilek yönetiminde. İkinci yarıda sahada Denizlispor vardı. Özellikle gecenin adamı olan ve de iki gol atan Rodellega, Trabzonspor’u yıkan adam oldu. Bordo-Mavililer belki de sezonun en kötü futbolunu sergiledi. Futbolcular sahada yürüdü durdu. 3.5 milyon euroluk Sturridge, Trabzonspor’a hamburger yapmaya değil futbol oynamaya geldiğinden bir haber! Bu takım yürüyorsa, koşmuyorsa Ünal Karaman’ın bunda suçu yok mu? Trabzonspor lig zirvesi için büyük bir avantaj kaybetti. Kazanmak için hiçbir şey yapmayan “Bordo-Mavişler” önünde 3 puan kazanan Denizlispor’u ve Mehmet Özdilek’i kutluyorum. Bu yenilgi Ünal’a yazar.