Yayın Tarihi:
06 Temmuz 2019 Cumartesi 08:00:00
Ağrı kabusunuz olmasın
Sinirsel ağrı olarak tanımlanan nöropatik ağrılar, nedeni bulunup doğru teknikle tedavi edilebilir.
Son zamanlarda sık duyulan nöropati ya da nöropatik ağrının ne olduğu, bildiğimiz ağrılardan ne gibi farklı özellikler taşıdığını anlatmaya çalışacağız. ‘Belirtileri ve tedavisi diğer ağrılardan farklı, sinir ağrısı anlamına da gelen nöropatik ağrıyla baş edilebilir mi’ gibi sorulara yanıt arayacağız.
SİNİR FONKSİYONLARI BOZULUR
Sinir hasarlanması ya da fonksiyonlarının bozulması sonucu ortaya çıkan ağrılara nöropatik ağrı denir. Nöropati, çeşitli hastalıkların komplikasyonu olup sık görülen bir durumdur. Nöropatik ağrı, kronik bir ağrı türüdür. Hasarlanan sinir, merkezi sinir sisteminde olabildiği gibi, periferik (uçlarda) sinir sisteminde de olabilir. Belirtiler, motor, duyu veya otonom sinirlerin hasar görmesine bağlı olarak değişir. Motor sinirleri, yürüme, nesneleri kavrama veya konuşma gibi kasların hareketlerini kontrol eder. Duyusal sinirler, hafif dokunma hissi veya keskin bir ağrı gibi bilgileri aktarır. Otonomik sinirler ise solunum, besin sindirimi, kalp ve bez fonksiyonları gibi otomatik olarak düzenlenen organ aktivitelerini kontrol eder. Bazı nöropatiler, her 3 sinir tipini de etkileyebilir.
AĞRI ABARTILI ŞEKİLDE HİSSEDİLİR
Nöropatik ağrının özelliği, ortada görünür bir durum olmadan, kendiliğinden bir bölgede yanma, iğnelenme, karıncalanma, elektrik çarpar gibi bozulmuş duyu algılanmasıdır. Ağrı derinden hissedilir. Örneğin soğuk, bu hastalarda ağrı olarak algılanır. Aslında normalde soğuk üşütür fakat bu hastaların ağrıları artar. Üzüntü, stres de aynı şekilde ağrı olarak yansır. Dokunmak, yoğun ve çarpık bir ağrı algısına dönüşür. Gece yatarken örtülen çarşaf bile şikayetlerin artmasına neden olabilir. Burada vücudun bazı bölgeleri aşırı duyarlı hale gelmiş demektir. Önemli bir özellik de, ufak bir ağrılı uyaranı bu hastalar çok abartılı hisseder. Neden ortadan kalksa bile, bu abartılı ağrı hissetme durumu uzun süre devam eder ve tekrar tekrar ortaya çıkabilir. Nöropatik ağrı, uyku düşmanıdır. Hastaları daha çok gece huzursuz eder.
EL BİLEĞİNDE DE OLABİLİR
Periferik (uç) bölgelerde tek bir sinir hasarlanırsa, buna mono nöropati denilir. El bileğindeki sinir sıkışması, kanser, siyatik gibi bir bölgenin etkilenmesi durumunda pleksopati; diyabet gibi metabolik hastalıkların neden olduğu birçok sinirin etkilendiği tipe poli nöropati denmektedir. Santral nöropatik ağrı sendromu denilen durumda sinir sisteminin işleyişi bozulmuştur. Karmaşık ve kontrolü zor bir ağrı çeşididir. Ağrı doktorlarının fantom ağrısı (hayalet ağrı) dediği tam da bu durumu yansıtır. Fantom ağrısında örneğin, hastanın ayağı dizden itibaren kesilmiştir, hasta olmayan ayağında şiddetli ağrılar hisseder. Etrafındakilere olmayan parmaklarının şiddetli ağrıdığını söyleyen birine insanlar ne gözle bakar. Ama bu gerçek bir ağrıdır, hasta doğru söylemektedir.
BIÇAK SAPLANIR GİBİ
Diyabetik nöropatide artan bir şekilde sinir hasarı oluşur. Arızalanacak ilk sinir lifleri, beyinden ve omurilikten en uzakta olanlardır. Ağrı ve hissizlik, genellikle her iki ayağa da kademeli olarak ilerleyerek simetrik olarak hissedilir. Daha sonra parmaklar, eller ve kollar etkilenebilir. Ellerde eldiven, ayaklarda çorap hissi, akşam yanmaları sık görülür. Arada görülen iğnelenme ve bıçak saplanır tarzındaki ağrılar çok rahatsız edicidir.
ÖNCELİKLE STRESTEN KURTULMAK GEREKİR
Nöropatik ağrı tedavisinde öncelikli yaklaşım, bu ağrıya neden olan hastalığa yönelik olmalıdır. Bu farklı ağrı çeşidini, alışılmış ağrı kesici ve kas gevşetici gibi ilaçlarla kontrol altına alamazsınız. Diyabeti olan hastalarda kan şekerinin iyi kontrol edilmesi, B vitamini eksikliği olmaması, stresi azaltmak önemlidir.
GİRİŞİMSEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Ağrı uzmanlarının sık kullandığı teknik ve yöntemler, oldukça deneyim ve beceri gerektiren girişimlerdir. Genellikle ameliyathane ortamında ve görüntüleme cihazları eşliğinde uygulanan tedavilerdir.
Sinir blokajları: Sempatik sinirlerin aşırı yanma ve ağrılarına engel olmak için, lokal anestezik maddelerle geçici ya da diğer tekniklerle kalıcı olarak uygulanabilir.
Nörolitik (sinirleri öldürücü) teknikler: Ağrı kaynağı olarak tespit edilen sinirlerin alkol ya da fenol gibi maddelerle tahrip edilmesi esasına dayanır, pek tercih edilmez.
Radyofrekans yöntemiyle tedavi: Nöropatik ağrılarda çok sık kullanılan ve etkili sonuçların alındığı girişimsel uygulamalardır. Özellikle ağrı, duyu ve sempatik sinirlerin, bu yöntemle iletimlerinin uzun süre bozularak hastaların rahatlamasını sağlayan bir tekniktir. Burada ilaç kullanılmaz. İşi yapan radyo dalgalarıdır.
Ağrı pili takılması (spinal kord stimülasyonu): Omurilik üzerine yerleştirilen elektrotlarla bazı sinirlerin uyarılarak beynin yanıltılması, ağrı duymamasını sağlayan kalp pillerine benzer bir uygulamadır. Pahalı bir yöntemdir. 2-3 kez ameliyat olunmasına rağmen ve diğer ağrı kesici metotların uygulanmasına rağmen ağrılar rahatsızlık vermeye devam ediyorsa tercih edilir. Bu, pillerin periferik sinir çevrelerine uygulanan sinir stimülasyon cihazlarıdır.
İLAÇ TEDAVİLERİ
Antikonvülzanlar: Bunlar, epilepsi (sara) hastalığında kullanılmakta olan ilaçlardır. Ağrılı sinir deşarjlarını önlemek, yanma, batma ve uyuşuklukları azaltmak için kullanılır.
Antidepresanlar: Ağrı modülasyonu ve santral etkileri azaltmak için, nöropatide hissedilen diğer bozuk ağrı algısını yok etmek, oluşmuş ağrı hafızasının silinmesine katkı sağlamak ve stresi azaltmak amacıyla kullanılır.
Morfin benzeri ilaçlar: Hafif formlarından başlanır, bu tür ağrıların santraldan kesilmesine ciddi katkı sağlar. Ağrı varsa bağımlılık yapmazlar. Diğer ilaçlarla kombinasyonu ağrı kontrolünde önemlidir.
B 12 ve folat vitaminleri: Hasarlı sinir dokusu tamiratı için önemlidir.
Diğer: E vitamini, lokal anestezikler, antiaritmikler, L-kartnitin, ozon ve ozon yağı sayılabilir.
NEDENLERİ
Nöropatilerin yüzde 30’unun nedeni bilinmemektedir. Her yaşta görülebilir, yaşlılarda daha sıktır. En sık görülen tipi, periferik nöropatidir. Nöropatinin en sık görülme nedeni diyabettir (şeker hastalığı). B 12 ve folat vitamin eksikliği, aşırı alkol alma, bazı ilaçlar (örneğin kemoterapi ilaçları), toksinler ve zehirler de (örneğin böcek ilaçları) ağrıya sebep olabilir. Kanser; lenfoma, multilp myelom, enfeksiyonlar; zona, lyme hastalığı, kronik karaciğer ve böbrek hastalıkları da nöropatik ağrıya yol açabilir. Diğer nedenler arasında; travmatik yaralanmalar, bağ dokusu hastalığı, romatoit artrit, lupus, kalıtsal bazı hastalıklara bağlı, charcot-marie-tooth snd, sinir sıkışmaları, troid bezinin az çalışması, fibromiyalji sayılabilir. Diyabetiklerin yüzde 50’sinde nöropati görülür. Yüksek kan şekeri, özellikle el ve ayak ucundaki sinirlere, beyin ve diğer hayati organlara oksijen ve besin sağlayan minik damarların duvarlarını aşındırarak fonksiyonlarını bozar. Sinirlere giden kan akışı bozulur, sinirler hasar görür.