Türk havacılık tarihinin efsane ismi Vecihi Hürkuş! İlk yerli uçağımızın üzerinden 100 yıl geçti: Vecihi K-6 uçağının hikayesi
Yayın Tarihi: 29 Ocak 2025 Çarşamba 14:04:00
Güncelleme Tarihi: 29 Ocak 2025 Çarşamba 14:04:00
Türk havacılığının önemli isimlerinden Vecihi Hürkuş'un ürettiği ilk yerli uçağın semalara yükselmesinin ardından tam 100 yıl geçti. Şimdilerde ise Hürkuş'un isminin yaşadığı yerlerden biri olan Tayyareci Vecihi Hürkuş Müzesi bizi o günlere götürüyor.
![](https://cdn.gunes.com/resize/816x459/Documents/Gunes/images/2025/01/29/turk-havacilik-tarihinin--473_2-41.jpg)
AA
Türkiye'nin ilk yerli uçağının gökyüzüyle buluşmasının üzerinden tam 100 yıl geçti. Vecihi Hürkuş imal ettiği uçağı gökyüzü semalarında korkusuzca uçurdu. Efsane isim o günden beri Türk havacılık tarihinde unutulmazlar arasında yer aldı.
Henüz 29 yaşındaydı. Vecihi Hürkuş teknik ve mühendislik bilgisiyle tarihe damgasını vurdu. Türk havacılığını millileştirmek istiyordu. Hayatı boyunca bu ideal için mücadele etti. Vecihi K-6 uçağı bin bir emekle hazırlansa da o dönemin şartları buna tam olarak uygun olmadı.
Vecihi Hürkuş tüm olumsuzluklara rağmen hedefinden vazgeçmedi. Heyetteki bir arkadaşının ''Uçağına güveniyorsan uç'' demesi onu harekete geçirdi ve tarihe kazınan o başarı hikayesinin ilk adımı işte orada atıldı.
İlk uçuşu başarılı geçse de o zamanın şartlarında izinsiz uçuş yaptığı için cezayla karşılaştı. Vecihi Hürkuş uçağı için birçok yere müracaat etti ancak bir sonuç alınamadı.Vecihi K 6 uçağı tarihin tozlu sayfalarında böylelikle kayboldu.
![](https://cdngunes.turkmedya.com.tr/Documents/gunes/images/2025/01/29/11-29012025acee92ca.jpg)
VECİHİ HÜRKUŞ'UN KALEMİNDEN İLK YERLİ UÇAĞIN HİKAYESİ
Vecihi Hürkuş, 28 Ocak 1925'te İzmir'de gerçekleştirdiği uçuşun hikayesini, o yıllarda yayımlanan Resimli Ay Dergisi'ne anlatmış.
Hürkuş, derginin 1925 yılı Nisan sayısında Vecihi K-6 ile ilgili kaleme aldığı, çevirisi Nurseli Gürer tarafından yapılan, "İlk Türk Tayyaresini Nasıl Yaptım ve Nasıl Taltif Edildim" başlıklı iki sayfalık yazısında, memleketin tayyareci yetiştirmekte kısır olmadığını, mevcut malzemelerle emsallere göre daha üstün uçak imal ettiklerini belirtiyor.
Üretimine zor da olsa izin verilen uçağın test uçuşuna onay verilmemesini sitem dolu sözlerle eleştiren Hürkuş, kendisini, "Ölüme mahkum hasta çocuğu yanında ağlayan bir baba" vaziyetinde tanımlıyor.
Bir ayı aşkın süreye rağmen test uçuşu için karar verilememesine tepki gösterdiğini belirten Hürkuş, yazıda şu ifadelere yer vermiş:
"Izdırabımdan çıldıracak bir hale gelmiştim. Müfettişlik kraldan ziyade kral taraftarlığı ediyor, benim hayatımı benden ziyade düşünüyordu. Ben tayyaremden emindim. Muvaffakiyetle uçacağımdan zerre kadar şüphem yoktu. Bunu Heyet-i Fenniye'ye fenni delillerle de ispat etmiştim. O halde neden bu eserimin tecrübe edilmesine müsaade etmiyorlardı? Artık tehammülüm kalmamıştı. Bir gün gizlice tayyaremi meydana çıkardım. Motoruna gaz doldurdum. Üzerine atladım ve makineleri tahrik ederek havalandım. Yükseldikçe ruhum açılıyor, muvaffakiyetimden ciğerlerim şişiyordu. Eminim ki ilk tayyareyle uçan mucitler bile bu kadar derin bir zevk duymamışlardır."
Söz konusu uçuşla Vecihi K-6'nın kabiliyetlerini herkese gösterme imkanı bulduğunu anlatan Hürkuş'un bu başarısı Türk sivil havacılık tarihinin dönüm noktaları arasında gösteriliyor.
![](https://cdngunes.turkmedya.com.tr/Documents/gunes/images/2025/01/29/22-29012025f4ff2580.jpg)