İslam Memiş


Yayın Tarihi:

08 Kasım 2018 Perşembe 00:00:00

Doların tatlısı faizin acısı! 

Dolar/TL kuru, ağustos ayında 7,23 lira seviyesine yükselerek Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesini test etti. 

Yurtiçi piyasalarda yılın ilk dokuz ayında dolar, yatırımcısına en çok kazandıran para birimi oldu. 

Bunu beraberinde euro/TL ve gram altın takip etti. 

Hükümetin, finans kurum ve kuruluşların almış olduğu tedbirler, dış politika tarafında olumlu adımların atılması, ABD ve Avrupa ülkeleriyle ülkelerin normalleşmesi gibi nedenler yurt içi piyasalarda dolar/TL kurunun 5,30 lira seviyesine gerilemesine neden oldu. 

Her şey zamlandı 

Ancak bu süreçte her şey zamlandı, hayat pahalılaştı. Dolar/TL kurunun gerilemesiyle herkes şunu sorgular oldu: “Dolar yükselince zam yapanlar, düşünce neden indirim yapmıyor ?” Burada sadece doları konuşmak, dolara odaklanmak bu soruların sorulmasına neden oluyor. Hal bu ki gelen zamlar ile birlikte elektrik, doğalgaz ve elektronik ithal edilen ürünlerin maliyetleri artırdığını unutmamak gerek. 

Faturaları okuyun 

Dolar maliyetli ve ithal edilen her şeyin pahalı olduğu, gelen zamların düşmeyeceğini beklemek daha akıllıca. Çünkü bankalarda dolar mevduatları artmaya devam ettikçe, TCMB dolar mevduatlarında yüzde 24, bankalar TL mevduatlarında yüzde 25 faiz verdikten sonra kim ne bekleyebilir ki? Yani dolar alanlar dolar yükselince kazanacak, TL’sini mevduat faizine bırakanlar en çok kazanan olacak, yabancı yatırımcı Türkiye’de en çok faiz alan olacak sonra enflasyon, cari açık, işsizlik, zamlanan tüm fiyatlar düşecek öyle mi? 

Atlatacağız! 

Detaylı rakamlara gerek yok, faturalarınızı toplayın, üç ay içindeki giderlerinizi tekrar gözden geçirin yeterli! 

“Efendim dolar 5 lira hatta 4,50 liraya düşecek bu iş bitmiş olacak“ diyenlere gerçekten söyleyecek bir kelime bulmak zor. Doların gerilemesi mutlaka TL’nin değeri açısından önemli ancak bu süreci 1 ya da 2 ayda düzeleceğini düşünmek hata olur. Bugünlerde doların tatlısı, gelecek aylarda faizin acısı olabilir. 

Denge önemli, dengenin orta ve uzun vadeye alınmış olması daha önemli. 

Farkındalık önemli, tedbir ve önlemlerin erken alınmış olması daha da önemli. 

Sabırla hep beraber süreci çalışarak, üreterek, kavga etmeyerek, işimize konsantre olarak atlatmaya çalışacağız. 

Tavsiyem şu: 

Bırakın fiyat artışlarının gerilemesi, daha yükselmesin o da yeter...