Yayın Tarihi:
22 Ocak 2019 Salı 08:00:00
Estetik gülüş tasarımı nasıl yapılır?
Estetik bir gülüş, en başta dişler ve bununla bağlantılı diş etleri, dudaklar ve yanakları da içeren tüm çevre dokularla birlikte sağlanır. Hastanın yüz hatlarıyla uyumlu diş ve diş eti formlarına karar vermek için klinik muayene ve laboratuvar ölçümleri yapılır. Değerlendirmeler neticesinde bir şablon hazırlanarak, hastanın tedavi sonrasındaki olası görüntüsüyle ilgili fikir sahibi olması sağlanır. Dişlerin büyüklüğü, rengi ve formu, hastanın yüz hatlarına, ten rengine, yaşına ve cinsiyetine bağlı olarak belirlenir. Estetik bir gülüş sadece dişlere müdahale edip dişsel kusurları gidermekle sağlanmaz. Diş etlerinin görünürlük miktarı, seviye farkları, dudak kalınlığı ve orantısızlıklar da gülüşü dişler kadar etkiler.
Gülüş tasarımı tedavi şekilleri nelerdir?
Gülüş tasarımı yapılırken başvurulan tedavi yöntemlerini, beyaz ve pembe estetik başlıkları altında sınıflandırabiliriz. Tam seramik kronlar, zirkonyum kronlar, kompozit ya da porselen laminalar ve diş beyazlatma, ‘beyaz estetik’ kapsamında uygulanan tedavi alternatifleridir. Pembe estetik, diş etleri gibi diş çevresindeki yumuşak dokulara yapılan müdahaleleri kapsar. Diş etini seviyelendirmek için yapılan operasyonlar, botoks uygulamaları ve dermal dolgular, bu müdahalelere örnek olarak verilebilir.
Porselen ve lamine uygulamaları
Dişlerdeki şekil bozukluklarını, çarpıklıkları, diş arası boşlukları ve renklenmeleri gidermenin farklı yolları vardır. Bunlardan en çok tercih edilenleri de estetik kuronlardır. Estetik amaçlı kuron uygulamaları, tam veya bölümlü olarak kendi aralarında uygulama yönünden ayrılır. Bölümlü kuron uygulamalarından en çok tercih edilenler porselen lamine uygulamalarıdır. Porselen lamine uygulamalarındaki temel prensip, dişlerin sadece dış yüzeylerinde minimum aşındırma yaparak daha fazla diş dokusunu korumaktır. Estetik beklentilerin ön plana çıktığı vakalarda kullanımı daha uygun olan bir yöntemdir. Özellikle çiğneme basıncının olmadığı ön bölge dişlerinde daha çok tercih edilir. Bunun temel sebebi, uygulanış şekli itibarıyla yüksek çiğneme kuvvetine karşı yeterli dirence sahip olmamalarıdır. Kullanılan materyal seramik olduğundan, aşınmaya ve renk değişimine dirençleri mükemmeldir, ama diş dokusunu koruma adına sadece dış yüzeyi örten çok ince bir yapıda olduklarından basma dirençleri düşüktür. Bu durum, azı dişlerinde kullanımlarını kısıtlar. Ön bölge dişlerinde, eğer dişlerdeki kapanış pozisyonları ve dişlerin konumlanma açıları uygunsa, estetik amaçlı tedavilerde çok iyi sonuçlar alınabilmektedir.
Estetik tam kuronlar
Estetik tam kuronlar ise dişleri çepeçevre saran protetik uygulamalardır. Çiğneme basınçlarının çok yüksek olduğu bölgelerde ya da vakaya bağlı olarak dişten fazla doku kaldırılması gereken durumlarda alternatifleri yoktur. Bu tip kuronlarda farklı materyaller tercih edilebilmektedir. Tam kuronlar, metal destekli, zirkonyum destekli ya da tam seramik (desteksiz) üretilebilmektedir. Bu tedavilerde kullanılacak materyale karar verirken; uygulama yapılacak dişin ağızdaki konumu, hastanın beklentileri ve materyalin hastanın vücut dokusuyla uyumluluğu göz önüne alınır
Metal destekli kuronlar
Metal destekli kuronlar, arka bölgelerde (azı dişlerinde) daha çok tercih edilir. Eksik dişlerin yerini alması için uzun boşluklarda uygulanan köprülerde de çok başarılıdır. Dayanıklı ve çiğneme kuvvetlerine dirençlidirler. Işık geçirgenlikleri olmadığından, estetik başarıları daha düşüktür. Zirkonyum kuronlar, hem dayanıklılık hem de estetik anlamda çok başarılıdır. Bu yüzden hem azı dişlerinde, hem de ön bölgede estetik amaçla daha çok tercih edilirler. Işık geçirgenlikleri yüksek olduğundan, gerçek diş dokusunu daha iyi taklit ederler. Bu sayede daha doğal ve tatmin edici sonuçlar verir. Renk ve doku uyumları çok iyidir. Metal alerjisi olan hastalarda kullanılabilir. Bu da daha çok tercih edilmelerinde önemli bir etkendir.