Yayın Tarihi:
14 Ocak 2019 Pazartesi 08:00:00
İklimin gücü
Özel beslenmek yoluyla farklılaşmak mümkündür. Ancak bu tek başına yeterli değildir, farklılaşmayı çalıştıracak yazılıma da sahip olmak gerekir.
İnsan aldığı gıdanın etkisine açık bir varlıktır. Etkiye açık olmak, manipülasyona da açık olmak demektir. Gıda insanın enerji kaynağı aynı zamanda istikamet vericisidir de.
İnsan beslenme yoluyla evrendeki varlıklarla irtibatı kolaylaştırabilir. Evren kişinin idraki kadardır. İdrak geliştirilebilir. İnsan idraki kadar algılar her şeyi. İdrak, evrene açılan penceredir. Eğer idrak olmasaydı insan gelişmezdi.
Gıda idraki farklılaştırabilir. Bazı telefonların nadir metalleri ve yazılımlarıyla diğer telefonlardan farklılaşıp onların yapamadıklarını yapması gibi alınan gıda ve sahip olunan eğitim de insanlar arasında aynı işlevi görür.
İleri devletlerde önemli makamlarda vazifeli bulunan insanların beslenmesi özeldir. Keskin nişancı ile istihbarat analistinin alması gereken gıda aynı değildir çünkü. “İnsan ne yerse odur” sözüyle atalarımız bu ilme hâkimiyetlerini, yüzyıllar önce bu dört kelimeyle ortaya koymuşlardır.
Gıdalar, enerjiyle beraber ihtiyacımız olan bir takım maden ve mineralleri de karşılar. Zaten insan da bir “robot”tur. Bilinen robotlarda bulunan demir, bakır, magnezyum, kalsiyum ve çinko gibi maden ve mineraller, insanda da ama et ve kemik şeklinde bulunmaktadır.
Et ve kemik şeklindeki maden ve minerallerden müteşekkil insanı bir yazılım programı idare eder. İnsanlar buna “ruh” veya “can” der. Ruh ve can, yani yazılım, insanın matematik ile irtibatıdır.
Elimizden bırakmadığımız, hakikaten “çok akıllı” telefonlarımızın içinde de itriyum, lantan, terbiyum, gadolinyum gibi nadir metaller vardır. Bunlar, yazılımlarla beraber, bu telefonlarla canlı görüntülü konuşmayı, görüntü kaydı yapmayı ve onu tekrar izleyebilmeyi, ekranı kaydırmayı ve sanal klavyeyi vs. mümkün kılar. Bu metallerin yokluğunda bu ve benzeri işlemleri yapmak mümkün değildir. Bazı vitamin, maden ve minerallerin yokluğu da insanda aynı sonucu doğurur.
İnsan gıda ihtiyacını bitkilerden ve bitkilerle beslenen hayvanlardan karşılar. İklim şartları bitkilerin/gıdaların vasıflarının belirleyicisidir. Bitkilerde/gıdalarda yüksek vasıfların husûli için ırsi ve muhiti faktörler müsait olmalıdır. Muhit faktörleri olarak sıcaklık, kuraklık ve kuvvetli güneş ziyası lüzumludur. Domates, patates ya da muz adı altında dünyanın her yerinde muayyen bir cins anlaşılmamalıdır. Evsaf çeşitliliği muhiti şartlar tesiriyle değişir. Muhiti şartlar, vasıfların husulünü hızlandırabilir, yavaşlatabilir ya da tamamen iptal edebilir.
Doğal işleyiş halinde bitkilerde/gıdalarda evsafların teşekkülü böyle ancak bugün iklimleri manipüle etmek mümkün. Dolayısıyla bitkilerin evsafları da artık oynamaya açık halde.
İnsan, gıdası/girdisi ne ise odur. İklim, insanın vasıflarını belirleme imkânına sahiptir.