Beka sorunu ve istikbal endişem!

Tarihçiler, insanlık tarihini çağlara ayırırlar: İlkçağ, ortaçağ, yeniçağ ve yakınçağ.. Bu yakınçağa günümüz dahildir. 

İktisatçılar da devletleri kalkınmış devletler, kalkınmakta olan devletler, az kalkınmış devletler ve geri kalmış devletler şeklinde tasnif ederler. 

Üçüncü milenyuma girerken, bilim adamları, aydınlar/entellektüeller ve siyasetçiler, bu çağa Bilim Çağı adını verdiler. 

Evet, son 40 yıla baktığımızda bilimde, teknolojide alınan mesafe gerçekten akıllara durgunluk verecek derecede!.. 

Bilim ve teknolojide katedilen ilerleme, aklı başında olan herkese şu gerçeği kabul ettirdi: 

20 - 30 yıla kalmaz dünya kalın bir çizgiyle ikiye ayrılacaktır: 

Bilenler! 

Bilmeyenler! 

Bilenler efendi, bilmeyenler sömürge olacaklardır! 

Bilenlerin safında yer almanın tek şartı bilim üretmektir! 

Bilim de tarlada üretilmiyor.. 

Üretim yeri üniversitelerdir! 

Türkiye 296 ülke arasında 18. büyük ekonomiye sahip bir ülke olmasına rağmen, bir iki üniversitesi dışında dünyanın 500 iyi üniversiteleri arasına üniversitelerini sokamamaktadır! 

Neden?.. 

Anadolu insanı aptal mı?.. 

Bunun cevabı son derece basittir: Avrupa ve Amerika üniversitelerinde çalışan Türk bilim adamlarının her yıl onlarca bilimsel ödül aldıklarından, medyayı takip eden her okuyucu haberdardır!.. 

Fazla lafa lüzum yok!.. 

İdeoloji üretme çiftliklerine dönüşen üniversitelerden, Aziz Sancar’lar çıkmaz!.. Fiziki şartları iyileştirilen üniversiteler, tohum serpilmeyen, ama bol bol sulanan tarlaya benzerler!.. 

Kimse kimseye kağıt üstünde istatistik oyunlarıyla hoş kişilik yapmasın, kimse de milleti keklemesin!.. 

Alın bakalım ÖSYM’nin son üniversite sınav raporunu: 

Temel Yeterlilik Testi ve Alan Yeterlilik Testindeki çarpıcı veriler.

Şu sıfır çeken öğrenci sayısına bakar mısınız!.. 

İstikbale ve beka sorununa bu teleskopla bakacaksınız!.. 

O zaman hamasi nutukların, kağıt üzerindeki istatistik oyunlarının yarattığı algının hayallerine kapılmazsınız!.. 

Okulların servis parasıyla, öğrencinin kıyafetiyle, hangi gruptan rektör atamalarıyla uğraştığınız kadar, şu müfredatla uğraşsaydınız bu sıfır çeken rakamlarla karşılaşmazdık!.. 

S - 400’ler almakla beka sorunu giderilmez!.. Üretmekle giderilir!.. 

İdeoloji üretme çiftliklerini, bilim üretme merkezlerine dönüştürdüğümüz gün, beka sorunumuz ve istikbal endişemiz ortadan kalkacaktır!