Yargıtay'dan tazminat müjdesi! Kreş açmayan işveren...
Annelere Yargıtay'dan müjde geldi. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, işverenin kreş açma yükümlülüğünü yerine getirmemesinin haklı fesih sebebi olduğuna hükmetti. Bu nedenle ayrılan işçiye tazminatının ödenmesi gerektiğine karar verdi.
24.06.2019 09:25:00
Yayın Tarihi24.06.2019 09:55:00
Güncelleme TarihiAnnelere Yargıtay'dan müjde geldi. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, işverenin kreş açma yükümlülüğünü yerine getirmemesinin haklı fesih sebebi olduğuna hükmetti. Bu nedenle ayrılan işçiye tazminatının ödenmesi gerektiğine karar verdi.
Yargıtay, anneleri ilgilendiren önemli bir karara imza attı. Kararla, işverenin kreş açma yükümlülüğünü yerine getirmemesinin işçi tarafından haklı fesih sebebi olduğuna, işçinin tazminatını alması gerektiğine hükmetti.
Bir özel bankada çalışan kadın işçi, doğum izni sebebiyle ara verdiği işine dönmek istedi.
Anne, banka idaresine kreş olmadığı için ihtarname çekti. Ancak banka çözüm bulmadı. Kreş yüzünden iş akdini fesheden bankacı kadın, ikinci şoku tazminat alamayınca yaşadı.
İş mahkemesinin yolunu tutan anne, davalı şirkette binleri aşan çalışan bulunmasına rağmen kreş ve bakım evinin olmadığını söyledi.
Davacı, işverene ihtarname ile kreş temin etme yükümlülüğünü hatırlatarak aksi halde iş akdini feshedeceğini ihbar ettiğini, bankanın istifa sayıp işten çıkardığını ileri sürdü.
Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı alacağını talep etti. Mahkeme, davayı reddetti. Karar temyiz edildi 'İçtihat metni' niteliğinde bir karara imza atan Yargıtay 9. Hukuk Dairesi ise bankacıyı haklı buldu.
Daire, 14 Temmuz 2004 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 25522 sayılı Gebe veya Emziren Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla Emzirme Odaları ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair Yönetmelik'e atıfta bulundu.
Yönetmeliğe göre, işverenin belediye ve mücavir alan sınırları içinde bulunan tüm işyerlerinde, yaşları ve medeni halleri ne olursa olsun, toplam 150'den çok kadın çalışanı olması halinde, 0-6 yaşındaki çocukların bırakılması, bakımı ve emziren çalışanların çocuklarını emzirmeleri için işveren tarafından, çalışma yerlerinden ayrı ve işyerine yakın belirli şartları taşıyan bir yurdun kurulmasının mecburi olduğu hatırlatıldı.
Kararda şöyle denildi: "Davacı ihtarname ile işverene bu yükümlülüğünün gereği işyerinde kreş açılması gerektiği, aksi takdirde iş sözleşmesini feshedeceği ihtarında bulunmuş, işveren ise böyle bir yükümlülüğünün bulunmadığını, davacının ihtarnamesinin istifa beyanı olarak kabul edileceğini bildirmiştir.
Davacının izninin bittiği tarihte işe başlamak istediği, işverenin davacıyı istifa ettiği gerekçesiyle işe başlatmadığı davacı tanığının ifadesinden anlaşılmaktadır. Düzenleme gereği işverenin kreş açma mecburiyeti bulunmakta olup, bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen işveren karşısında işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple fesih hakkı bulunmaktadır.
Davacı işe gelerek çalışma isteğini ve sözleşmesini feshetme iradesinin bulunmadığını göstermiş, işveren tarafından davacının çalışmasına izin verilmemiş olup, bu nedenle işverenin iş sözleşmesini feshettiğinin kabul edilmesi gerekir. Kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu taleplerin reddi hatalıdır."
(TAKVİM)